Hindistan’da yaşayan 17 yaşındaki genç, dünyanın en kıllı yüzüne sahip insanı unvanıyla Guinness Rekorlar Kitabı’na adını yazdırdı. Genetik bir rahatsızlık nedeniyle yüzünün neredeyse tamamı kıllarla kaplı olan genç, tıbbi literatürde “Ambras Sendromu” olarak bilinen nadir bir hastalıkla dünyaya geldi.
GUINNESS REKORLARI RESMEN TANIDI
Guinness Dünya Rekorları yetkilileri, yaptıkları detaylı inceleme ve ölçümlerin ardından genç adamın “Dünyanın en kıllı yüzüne sahip insan” rekorunu kırdığını açıkladı. Rekorun duyurulmasının ardından genç, “Hayatım boyunca görünüşüm nedeniyle dışlanmıştım ama şimdi dünya çapında tanınmak beni mutlu ediyor” diyerek duygularını paylaştı.
AMBRAS SENDROMU NEDİR?
Uzmanlar, gencin yaşadığı durumu Ambras Sendromu olarak tanımlıyor. Çok nadir görülen bu genetik rahatsızlık, doğuştan gelen aşırı tüylenme (hipertrikoz) ile kendini gösteriyor. Bu sendromda vücudun özellikle yüz bölgesinde yoğun ve kalın kıllar oluşuyor.
Tıbbi kayıtlara göre dünyada bu rahatsızlığa sahip sadece birkaç kişi bulunuyor.
ZOR BİR ÇOCUKLUK, AZİMLİ BİR HAYAT
Genç, yaptığı açıklamada, çocukluk döneminin zorluklarla geçtiğini, okul yıllarında zorbalık ve dışlanmayla karşılaştığını söyledi. Ancak ailesinin desteğiyle hayata tutunduğunu belirten genç, “Artık farklı olmanın kötü bir şey olmadığını öğrendim. İnsanlar beni sokakta tanıyor ve saygı duyuyor” dedi.
SOSYAL MEDYADA DESTEK YAĞDI
Guinness Rekoru’nun açıklanmasının ardından sosyal medyada da büyük destek mesajları geldi. Binlerce kişi, “Cesaretinle ilham kaynağı oldun“, “Güzellik kalıplara sığmaz” gibi yorumlarla gence destek verdi.
DÜNYADA NADİR GÖRÜLEN BİR DURUM
Ambras Sendromu ile doğan insanların sayısının dünya genelinde çok az olduğu biliniyor. Uzmanlar, bu kişilerin genellikle sosyal hayatta psikolojik destekle yaşamlarını sürdürdüklerini, toplumda daha fazla farkındalık oluşturulması gerektiğini vurguluyor.
SONUÇ: FARKLILIKLARIN GÜCÜ
Hindistanlı genç, dünyanın en kıllı yüzüne sahip olmasına rağmen hayata olan bağlılığı ve azmiyle tüm dünyaya ilham verdi. Guinness Rekoru, sadece fiziksel farklılıkların değil, aynı zamanda bu farklılıklarla güçlü bir şekilde yaşamanın da takdir edilmesi gerektiğini gösterdi.
Kaynak: https://www.ensonhaber.com