Almanya’da BioNTech’i kuran bilim insanları Özlem Türeci ve Uğur Şahin, aşının geliştirilme sürecinin anlatıldığı kitaplarında yeni bilgileri paylaşmaya devam ediyor. Henüz piyasaya sürülmeyen kitabın tanıtımı için birçok medya kuruluşuna konuşan Türeci ve Şahin, yaşadıkları zorlu sürecin sadece bilimsel anlamda değil politik anlamda da zorlayıcı olduğunu vurguladı.

İngiliz Telegraph gazetesi, kitapla ilgili yeni bilgileri okurlarıyla paylaşırken, Avrupa Birliği’nin Pfizer/BioNTech aşısına karşı lobi yaptığını aktardı. Kitapta yer alan bilgiye göre AB içerisinde birçok örgüt ve lobici, Pfizer ve BioNTech’in geliştirdiği corona virüsü aşısı Comirnaty’nin “yeteri kadar Avrupalı” olmadığını iddia etti.

“EĞER BIONTECH’E PARA VERİRSEK…”

Bu aşıya karşı kampanya yürüten ve Brüksel’de lobi yapan siyasetçiler, bu aşıdan Avrupa’nın bir kazanç elde edemeyeceğini de dile getirdi. BioNTech, Avrupa’dan bir ilaç şirketiyle ortaklık yapmak yerine ABD merkezli Pfizer’ı tercih etmesinin AB içinde rahatsızlık yarattığı belirtildi.

Kitapta, “Lobiciler Pfizer’ı soğuk kapitalizmin soğuk örneği” olarak tanımlarken, lobicilerin “Eğer CureVac ya da Sanofi ya da herhangi bir Avrupalı şirkete 1 euro verirsek o 1 euro Avrupa’da kalmış olur. Fakat eğer 1 euroyu BioNTech’e verirsek bunun 50 centi ABD’ye gidecek” savı üzerinden bir itiraz yöntemi geliştirdiği kaydedildi.

Bu lobi dolayısıyla, Avrupa Birliği’nin Pfizer/BioNTech aşısını ABD ve Birleşik Krallık’tan çok daha geç bir tarihte sipariş verdiği de hatırlatıldı. Avrupa Birliği, Pfizer/BioNTech aşısını, aşının etkililik sonuçları ortaya çıktıktan sonra Kasım ayında sipariş vermişti. Bu da ABD ve Birleşik Krallık’tan  yaklaşık 5 ay sonraya denk geliyor.

Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin desteğiyle yayınlanan kitapta, Brüksel’in BioNTech yerine, Fransız şirket Sanofi ve Alman şirket CureVac’ın corona virüsü aşılarını tercih ettiği de iddia edildi. Her iki şirketin corona virüsü aşıları henüz geliştirilme aşamasında ve henüz piyasaya sürülmedi.

MACRON BASKI YAPMIŞ

Kitapta Türeci ve Şahin, “AB’den o dönemde çok az destek aldık. İşletmemiz kendi başımıza olduğunu hissetti” açıklamasını da yaptı. Almanya’nın geçen yılın Eylül ayında 375 milyon euroluk destek sağladığını fakat o zamana kadar şirketin hammadde ve üretim sistemlerine yüz milyonlarca euroluk harcama yaptığını söyleyen Şahin ve Türeci, Avrupa’nın ilk Covid-19 aşı üretim merkezini de AB’nin desteğini almadan yaptıklarının altını çizdi.

Öte yandan AB’nin aşıya diğer ülkelerden daha geç onay verdiği de belirtildi. Bu yılın başında Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un AB’nin daha fazla Pfizer/BioNTech aşısı sipariş vermemesini istediği iddiası ortaya atılmıştı. Macron’un Fransız aşı üreticilerinin de pazardan pay alması için bu yola gittiği tahmin edilmişti.

Alman siyasetçi Karl Lauterbach da o dönemde, “Fransızlar BioNTech/Pfizer dozlarının sayısını sınırlamak istedi. Sanofi dozlarından çok daha fazla olmamasını istediler ama Sanofi henüz hazır olmaktan çok uzak” açıklamasını yapmıştı.

Fransa’nın Avrupa İlişkilerinden Sorumlu Bakanı Clement Beaune ise bu iddiaları yalanladı.

Beaune, “Bu iddialar kabul edilemez ve yanlış” ifadesini kullandı.