Ege Tanman, 2000’lerde “Babam ve Oğlum”, “Bez Bebek”, “Çocuk”, “Leyla ile Mecnun” gibi önemli dizi ve filmlerin çocuk yıldızı olarak tanındı. Özellikle “Babam ve Oğlum”da canlandırdığı Deniz karakteri, izleyicisine duygusal anlar yaşattı.

Tanman, çocuk oyuncu olarak ilk sete girişini şöyle anlatıyor:

“2002’de ‘Kınalı Kar’ Bursa’da çekiliyordu ve annemin müdür olduğu kreşten dizide rol alması birkaç çocuk istediler. 5 yaşındayken tesadüf bir şekilde sete çıktım. Ailemin de beni oyuncu yapma gibi derdi yoktu, sadece bir anı olarak bakıyorlardı. O zamanlar çok zorlu şartlarda çocuklar çalışıyordu.

Başroller Emrah ve Özlem Conker’in çocuğu olarak diziye girdim ve son bölüme kadar kaldım. Efe karakteri çok da önemli oldu.”

Oyuncu, kırılma anının ise 2005’te çekilen “Babam ve Oğlum” filmiyle olduğunu söylüyor:

“Hilal Saral’ın yönettiği ‘Yusufçuk’ filminde rol alıyordum. 2005’te de ‘Babam ve Oğlum’un oyuncu seçme metni geldi. İlk elemeleri geçemedim. Ardından babam, Çağan Irmak’a e-mail attı. Hemen ertesi gün bize ulaştılar. İstanbul’a gidip Çağan Irmak’la görüştük. Rol için ölçülerimi aldılar fakat başka biri seçildi. Benim yerime seçilen çocuk ezberde takılınca, beni yeniden aradılar. Sonrasında oyuncu koçum Hasibe Eren’le çalıştım ve bütün senaryoyu başından sonuna kadar ezberledim. ‘Babam ve Oğlum’ hayatımın dönüm noktası oldu.”

Galada filmi izlediğimde ağlamıştım

Ege Tanman, “Babam ve Oğlum”da Fikret Kuşkan, Çetin Tekindor, Hümeyra, Şerif Sezer, Yetkin Dikinciler, Binnur Kaya gibi usta oyuncularla rol almanın çok özel olduğunu söylüyor: “Senaryoyu çok iyi ezberlediğim için sete gittiğimde hemen o roldeki kişi oluyordum. Kendimi o karakterin yerine koyuyordum. Karşımdaki oyuncular da çok usta olduğundan işler biraz daha kolay oluyordu. Bütün senaryoyu ezberlediğimden Çetin Tekindor, Fikret Kuşkan repliklerini sorardı.”

Ege Tanman, “Maddi olarak tüm gelirimi eğitimim için harcadık. Hayatta her şeyi erken yaşadım. Ünlü olduğumda da çok küçüktüm. 10 yaşında, anneme ev aldım” dedi. 

Oyuncu, setteki enteresan bir anısını ise şöyle anlatıyor:

“Filmin ilk sahneleri Ayvalık’ta çekildi. Final sahneleri ilk çekimlerden biriydi. Hasibe Eren’le o kadar iyi çalıştım ki senaryoya bütünüyle hakimdim. Dedemin bana kamera hediye ettiği bir sahne vardı. Orada Çağan Abi, göz kırpmamı söylemişti. Fakat daha önceki sahnelerde Deniz’in tek gözünü kırpamadığına dair bir not vardı. Sahneyi çekerken ‘Deniz daha önce göz kırpmayı bilmiyordu, iki gözünü birden kapatıyordu’ anekdotunu söyledim. Devamlılığı asla unutmuyordum. Çağan Irmak, mütevazi, kendiyle barışık bir yönetmen olduğundan durdu ve şöyle dedi: ‘Küçücük çocuk kendi yazdığım senaryoyu yüzüme vurdu. 15 dakika mola.’ Ardından bana sarılmıştı.”

Tanman, “Yetişkinliğinizde filmi yeniden izlediniz mi?” sorusuna şu yanıtı veriyor:

“Küçükken galasında filmi izlediğimde hatırlıyorum çok ağlamıştım. Çok güzel hissettirdi yeniden izlemek de…”

“Bez Bebek” dizisi teklifini başta kabul etmedim

Ege Tanman, 2007’de “Bez Bebek”ten teklif geldiğinde ilk olarak kabul etmediklerini söylüyor:

“Bez Bebek’ten teklif geldiğinde aynı anda Onur Ünlü’nün ‘Çocuk’ filminde rol almam da istendi. ‘Bez Bebek’e çok sıcak bakmadık. Çünkü o dönem sinema filmleri daha değerliydi. ‘Bez Bebek’e vakit ayıramayacağımızı belirttik. Ardından dizi setini çekimlerime göre ayarlayacaklarını söylediler.

‘Çocuk’ gişede çok iyi iş yapmadı ama ‘Bez Bebek’ 3 yıl boyunca devam etti. Hâlâ televizyonda yayınlanmaya devam ediyor. Kaç sene geçmesine rağmen o görüntülerin sosyal medyada dönüyor olması inanılmaz bir his.”

Oyuncu, bir başka kült dizi “Leyla ile Mecnun”da da canlandırdığı Kaan rolüyle bambaşka bir çevrenin dikkatini çekiyor: “Dizi başladığında 13 yaşındaydım. Ama yetişkin bir çocuğu oynuyordum. Yeni çekilen versiyonda da rol aldım.”

Babamı kaybetmem “Babam ve Oğlum”daki gibiydi

Oyunculuk yapmaya devam eden Ege Tanman, neler yaptığını anlatıyor:

“Amerika’da Film yapımcılığı yapan aynı zamanda gıda firması olan yakın bir arkadaşım var. Gıda markasının dijital marketing ve e-ticaretinin başındaydım. Şu an geliştirdiğim iki cep telefonu uygulaması var. Biri flört, diğeri eğlence uygulaması… Oyun alanında yapacağım hayallerim ve hedeflerim var. Dijital alanda kopmuyorum ama ana hedef her zaman oyunculuk benim için.”

24 yaşındaki oyuncu, yakın zamanda babasını kaybettiğini dile getiriyor ve ekliyor: “Babam vefat etmeden hemen önce ciğerleri su toplamış ve yoğun bakıma alınmıştı. Ne acı tesadüftür ki ‘Babam Ve Oğlum’daki rolümde de babamın ciğerleri su topluyordu. O enteresandır. İyi ve kötü anılarımda babamla her şeyi birlikte yaptık. Her zaman benimle gurur duydu ve böyle bir babaya sahip olduğum için çok şanslıydım. Eminim o da bu röportajı görecek ve gurur duyacaktır. Kariyerimin mimarı babamdır.”

Çocukların setteki şartları iyileşti

Ege Tanman, “Bahçeşehir Üniversitesi’nin Dijital Oyun Tasarımı bölümünde okudum. 2018 yılında da Kadıköy’de bar açtım. Çok başarılı olmadı. 2020 Mart pandemi başlangıcıyla barı kapattık. 2021’in yaz ayında ‘Leyla ile Mecnun’ setinde kendimi buldum” diyor.

Tanman, Oyuncular Sendikası’nın çocuk oyuncularla ilgili projelerinde aktif olark yer aldığını söylüyor: “‘Bu Sette Çocuk Var’ projesini yaptık. 2013’te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda çocukların setteki zorluklarını anlattım. Çocukların setteki şartları iyileşti.”

Bu haber www.hurriyet.com.tr den alınmıştır.