Erdoğan öğrencilerin yurt sorunu olmadığını öne sürerken “Gayet de lüks yurtlar yaptık” sözleri ardından Sayıştay raporlarının yurtlarda “can güvenliğinin olmadığı” tespitinde bulunması tekrar gündeme geldi.
Yüz yüze eğitimin yeniden başlamasıyla beraber üniversite öğrencileri barınma sorunu yaşamaya başladı. Muhalefet, iktidarı yeterli yurt yapmamak ve öğrencileri tarikat yurtlarına mecbur bırakmakla suçladı.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise öğrencilerin yurt sorunu olmadığını söyleyerek, “Bizden önceki dönemlerde böyle yurt söz konusu değildi. Bunları biz yaptık. Gayet de lüks yurtlar yaptık. Bu yurtlar çift yatak, bilemediniz üç yataklı odalar olmak üzere gayet modern bir şekilde bu yurtlarımızı yaptık. Ben yurtlarımızla iftihar ediyorum. Kredi Yurtlar Kurumu’muzun attığı bu adımlarla da iftihar ediyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iftihar ettiğini açıkladığı KYK’nın 2018-2022 Stratejik Planı’nda ise yurt konusu, kurumun “zayıf yönleri” arasında yer aldı.
Planda, “zayıf” kalınan konular şöyle sıralandı:
– “Bazı yurtların fiziksel yetersizlikleri.
– Yurt yönetim süreci ile ilgili yaşanan sıkıntılar.
– Eğitim faaliyetlerine öğrenci katılımının düşük olması, eğitimlerin merkezi olarak planlanması.
– Kurumsal iletişim ve halkla ilişkilerin zayıf olması.
– Beslenme hizmetlerindeki aksamalar.”
Planda, artan öğrenci sayısına karşın yetersiz kalabilecek yurt sayısının neden olabileceği “tehdit unsuru” da “Artan üniversite ve öğrenci sayısı ile birlikte barınma talebini karşılayamama riski” diye açıklandı.
SAYIŞTAY: CAN GÜVENLİĞİ YOK
Sayıştay da Gençlik ve Spor Bakanlığı 2019 Yılı Denetim Raporu’nda, kiralanan yurt binalarına ilişkin şu tespitlerde bulunmuştu:
– “(Deprem konusunda) Konut ve işyeri binası olarak tasarlanmış binaların yurt olarak kullanılması can ve mal güvenliği açısından tehlikeli.
-Konut tipi binalarda, yangına yönelik yağmurlama sistemi, otomatik yangın algılama sistemi, durum aydınlatma sistemi, yangına dayanıklı kapı imalatı ve mutfak davlumbazlarında söndürme sisteminin bir kısmı ya da tamamı bulunmamaktadır.
-Asansörler konut tipi olarak imal edildiğinden, planlanandan daha yoğun kullanılmaları sürekli arıza vermelerine neden olmaktadır. Bu arızalar kullanımdan kaynaklandığı için bakım ve onarım giderleri Bakanlık tarafından karşılanmaktadır.
– Alt yapı tesisatları yoğun kullanıma uygun değildir. Su deposu, sıhhi tesisat, jeneratör sistemi ve ısıtma sistemleri, kapasitelerinin üzerinde çalıştığından yetersiz kalmakta veya arıza yapmaktadır. Mal sahipleri taahhüt ettikleri halde kapasite ve güç iyileştirmelerini yapmamaktadır.
– Engelli odası, lavabosu ve tuvaleti yeterli sayıda ya da hiç bulunmamaktadır.
– Binalarda mutfak ve yemekhane bölümleri olmadığından, binanın depo veya bodrum bölümleri bu maksatla kullanılmaktadır. Bu alanlar gerekli fiziki koşulları sağlamadığından, Ramazan ayı gibi yoğun dönemlerde açık alanlara çadır kurulmaktadır.
– Binalar daire tipi bölümlerden oluşmaktadır. Daireler ortalama bir aileye göre tasarlandığından, öğrenciler için yeterli lavabo, tuvalet ve çalışma alanı bulunmamaktadır.
– Öğrencilerin ortak kullanımına yönelik yeterli sayıda faaliyet odası bulunmamaktadır.
– Bina girişleri ile koridor genişlikleri istenen asgari şartları taşımamaktadır.”