1. Haberler
  2. SPOR
  3. İşte Dünya Kupası’nda kimsenin gol atamadığı Fas’ın başarısının sırrı

İşte Dünya Kupası’nda kimsenin gol atamadığı Fas’ın başarısının sırrı

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

92 yıllık Dünya Kupası tarihinde yarı finale yükselen ilk Afrika temsilcisi olan Fas’ın hikayesi… Efsanevi başarının lideri olan teknik direktör Walid Regragui, “Biz bu Dünya Kupası’nın Rocky’siyiz” diyor. 3 ay önce göreve gelen Regragui öncelikle eski teknik direktör Halilhodzic’in sildiği Ziyech’i kazandı ve takım içi birlikteliği sağladı, ardından gerisi kendiliğinden geldi.

Bu Dünya Kupası’nın hikayesini Fas yazıyor dersek abartmış olmayız. Teknik direktör Walid Regragui liderliğindeki bu takım her övgüyü sonuna kadar hak ediyor. Kendi gruplarını Hırvatistan, Belçika ve Kanada’nın önünde lider bitirip son 16’da İspanya, çeyrek finalde ise Portekiz’i eleyen Afrika temsilcisi yarı finalde Fransa’nın rakibi oldu. “Rocky filmini izlediğinizde, yüreği ve tutkusu nedeniyle Rocky Balboa’yı desteklemek istersiniz. Bence biz bu Dünya Kupası’nın Rocky’siyiz” diyen Regragui gibi biz de 92 yıllık Dünya Kupası tarihinde yarı finale çıkan ilk Afrika ülkesi olan Fas’ın destansı başarısının perde arkasını anlatalım…

‘FASLI GUARDİOLA’ WALİD REGRAGUİ

Walid Regragui, takımdaki birçok futbolcu gibi göçmen bir ailenin çocuğu olarak 1975’te Fransa’da doğdu. İspanya ve Fransa’nın vasat takımlarında geçen futbolculuk kariyerinin ardından 2012’de Fas Milli Takımı’nda teknik direktör Rachid Taoussi’nin ekibinde antrenörlük kariyerine başladı. 2014’te Fas’ın FUS Kulübü’nün başına geçen 47 yaşındaki teknik adam, 8 yıl burada çalıştı. 2020’de Katar’ın Al-Duhail takımına giden Regragui, 10 ay sonra ülkesinden Wydad AC’nin başına geçti. Bu takımla Afrikanın Şampiyonlar Ligi olarak bilinen CAF şampiyonluğunu kazanması kendisine “Faslı Guardiola” lakabını getirdi. 3 aydır milli takımın başında bulunan Regragui kendisine bu lakabı layık görenleri haklı çıkarırcasına 5 Dünya Kupası maçında da yenilgi yüzü görmeden yarı finalin yolunu tutarak kupayıı kazanma hayalinin peşini düştü.

 

İşte Dünya Kupasında kimsenin gol atamadığı Fasın başarısının sırrı | Onun penaltı atması için herkesin ölmesi gerek | Torreira’nın arkasında bekledi ama pes etmedi

 

‘SORUNLU’ DAMGASI YiYEN ZiYECH’i SEVGi iLE KAZANDI

Walid Regragui’ye göre Hakim Ziyech’i kazanmanın taktiksel bir yolu yok. “Pek çok kişi Hakim’den birlikte çalışılması zor bir adam olarak bahsediyor. Ben öyle düşünmüyorum. Ona sevgi ve güven verdiğinizde, sizin için ölecek biri. Ona verdiğim şey bu ve o da bana bunun karşılığını veriyor” dedi. Fas’ın eski hocası Vahid Halilhodzic tarafından sürekli suçlanan ve kadro dışı tutulan Ziyech, şimdi Fas’ın başarısında Aslan payının sahibi oldu.

KAYA GiBi SAĞLAM BiR SAVUNMA

Fas oyuncuların bu turnuvada gösterdikleri savunma performansı herkesin malumu. Katar 2022’de oynadıkları 5 maçta sadece Kanada’dan 1 gol yediler onu da kendi kalelerine (Nayef Aguerd) attılar. 4-3-3 formasyonunu top rakipteyken 4-1-4-1’e kusursuz bie şekilde dönüştürüyorlar. Kanat oyuncuları Hakim Ziyech ve Sofiane Boufal’ın etkinliklerine en büyük destek orta sahayı kilit altında tutan Sofyan Amrabat‘tan geliyor. Achraf Hakimi ve Noussai Mazraoui’nin kanat bek performansları da şu ana kadar geçilmez savunmanın önemli detayları arasında.

ONUN PENALTI ATMASI iÇiN HERKESiN ÖLMESi GEREK!

Achraf Hakimi’nin İspanya karşısında son penaltıyı soğukkanlı bir şekilde kullanıp ülkesini çeyrek finale taşıması sonrası İnter’den eski takım arkadaşı İvan Perisic’in sosyal medya gönderisi çok konuşuldu. Perisic eski teknik direktörleri Antonio Conte’nin, hakkındaki, “Eğer bir gün penaltılara gidersek, Hakimi’nin atmasına izin vermeden önce herkesin ölmesi gerek. Penaltılarda çok kötü hatta benden daha kötü” sözlerini hatırlatmıştı. Ama o Hakimi, hem de bir ‘Panenka penaltısı’ ile sonucu belirleyen oyuncu oldu.

TORREiRA’NIN ARKASINDA BEKLEDi AMA PES ETMEDi

Fas Milli Takımı’nın bu turnuvada en çok göze çarpan isimlerinden biri de Sofyan Amrabat. Hellas Verona’ya transfer olduğunda o dönemki teknik direktörü İvan Juric, kendisi için “Hayatımın en büyük sürprizi” demişti. Eski Galatasaraylı Nordin Amrabat’ın kardeşi olan Sofyan, daha önce forma giydiği Utrecht, Feyenoord ve Club Brugge’de bile bazen yedek kalan bir futbolcuydu. O günlerde Amrabat denince akla gelen ilk soru, “Serie A’da bir şansı olabilir mi?” idi. Ama 4 ay içinde 20 milyon Euro karşılığında Fiorentina’nın yolunu tuttu. Burada Lucas Torreira’nın yedeği oldu. Sonrasında Torreira’nın gidişi Amrabat için yeni bir başlangıç oldu. O günden sonra Fiorentina’nın vazgeçilmezi haline geldi.

iSPANYA’YI DEĞiL FAS’I TERCiH ETTi

1998 Madrid doğumlu Achraf Hakimi, İspanya’nın yoğun çabalarına rağmen milli forma için anavatanı Fas’ı tercih etti. Fas Futbol Federasyonu eski direktörü Nasser Larguet o dönemi şöyle anlatıyor: “Ben ve scoutumuz Rabie Takassa, onu Fas’a geçmesi için ikna ettik. İspanyollar fikrini değiştirmeye çalıştı ama Achraf sözünü tuttu ve Fas’ta devam etti. Herve Renard o sırada teknik direktörümüzdü. Herve, 19 yaşındayken ona bu şansı tanıdı ve o günden beri Fas için üç Afrika Uluslar Kupası ve iki Dünya Kupası’nda oynadı.”

EN NESYRi’NiN YÜKSELiŞi

Portekiz kalecisi Costa’nın zamanlaması doğru değildi, ancak Youssef En Nesyri’nin Ronaldovari sıçrayışı maçın kader anıydı. Grup aşamasında Kanada’ya da gol atan En Nesyri, formasını giydiği Sevilla’da son 15 ayda La Liga’da sadece 3 gol kaydetmişti. Yakasını bırakmayan sakatlıklar onun daha iyi yerlere gelmesini engelledi. Ancak bu turnuva tıpkı pek çok oyuncu gibi onun da eski formuna kavuşmasını sağladı. Yerden 90 cm. yükseğe çıkması atletik olarak ne kadar formda olduğunun bir göstergesiydi. Şimdi Fas taraftarları kadar Sevillalılar da onun yeniden La Liga’ya dönüşünü dört gözle bekliyor.

RiVER PLATE iÇiN YANIP TUTUŞUYOR

İspanya maçında yaptığı üç penaltı kurtarışıyla Fas’ta ulusal kahraman haline gelen kaleci Yassine Bono da ülke dışında doğan oyunculardan. 1991 yılında babasının bir üniversitede fizik dersi verdiği Montreal’de doğan Bono, üç yaşında ailesiyle Casablanca’ya döndü. Atletico Madrid ve Real Zaragoza denemeleri hüsranla sonuçlandı. 2017’de Girona’nın La Liga’ya yükselmesinde önemli paya sahip olan Bono bu sayede 2018 Dünya Kupası’na çağrıldı ancak yedek kulübesindeydi. 2019’da Sevilla’ya kiralık olarak katıldı ama 2020’ye kadar yine yedek kulübesinden çıkamadı. Julen Lopetegui’nin güveni onu daha yüksek bir seviyeye taşıdı ve 2021-22’de La Liga’nın en iyi kalecisi ödülünü kazandı. Şimdiden adı Premier Lig ekipleriyle anılsa da Bono’nun hayali Arjantin’in River Plate takımında oynamak.

İşte Dünya Kupası’nda kimsenin gol atamadığı Fas’ın başarısının sırrı
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Konseyi | Doğru Tarafsız Gazetecilik ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin