Aslında yüzlerce yıl önce kurdukları bu sistemin artık “erör” verdiğini, ve yakın zamanda patlayacağını onlar zaten önceden hesaplamıştı. Haklı bahaneler bulunup fiyaskolar örtbas edilecek, “yeni dünya düzeni” adı altında…kontrol yine ellerinde kalacak şekilde, yeni düzen de “bu abilerin” kontrolünde kalmaya devam edecekti….ama bunun için inandırıcılığı olan,sağlam bahaneler bulunmalıydı. Öyle bahaneler olmalıydı ki; kimse “öncenin” nedenini, niçinini kurcalamasın, bu ekonomik çöküntüye sebep olanların,dünyayı tekrar yapılandırma gücünü ellerinden almasın! Ve unutmayın, yeryüzünde hiçbir ülke yoktur ki; bu büyük abilerin ekonomik teröründen nasibini almamış olsun!
Şimdi bazı çok okumuş, çok üniversiteli,batı kültürü eğitimi aldığı için kendini çok önemseyen zeki arkadaşlar diyecek ki; “ha ha ha” 5-10 aile varmış ta,dünyayı yönetiyormuş ta…Bu konuyu itibarsızlaştırarak,gerçek dışıymış gibi gösterip,komplo teorisiymiş gibi yaklaşanlar, asıl benden büyük bi “ha ha ha”. Nicelik değil, niteliktir önemli olan…yani elindeki enstrumanlara bağlı. Sadece bir kemanla, sadece bir çelloyla,sadece bir piyanoyla bir senfoni oluşturamazsın.Ancak tüm bunlar bir araya geldiğinde duyabilirsin o harmoniyi.Eğer farklı sektörlerden sahip olduğun şirketler ve güçle,dünya ekonomisinin %70’inden fazlasını elinde tutuyorsan, değil dünyayı, kâinatı yönetirsin.
Yıllar önce Davos’ta, sözcüsü, Rockefeller için söyle demişti,” Bay Rockefeller’ın Başkan’ı görmek için bir randevuya ihtiyacı olmaz..ama Bay Başkan’ın Rockefeller’ı görmek için randevu alması lazım”. Sedece bu cümle bile size birşey anlatmıyorsa, sizin için birşey yapamam. Başka yönden bakıldığında, bu “abilerin” bir başkana ihtiyacı var mı? Çok komik, geçenlerde Meral Akşener “psikolojik başkandan” bahsetti.Amerikadaki başkanın arkasındaki “psikolojik başkanları” biliyoruz da….merak ediyorum,Türkiye’de, olur da seçimi kazanırlarsa, Millet İttifakının arkasındaki başkanlar kim olacak? Siz etmiyor musunuz? Allah’tan Türkiye’de, Amerika’da olduğu gibi,partilerin ” seçim kampanyası bağışı” adı altında bağış almaları söz konusu değil.(acaba) Oradaki “büyük abilerin” kaybetme gibi bir şansı yok! Onlar iki tarafa da bağış yaptıkları için, her halükarda “kazanan” oluyor. Kazanacak kişinin “ismi” çok ta önemli değil..herşekilde kaptanların gemileri yürüyor.
Planlı saldırı “11eylül”den sonra,Bush hepimizin hayatını değiştiren, tüm dünyanın canlı olarak izlediği “bahane” den sonra, “dünya artık eskisi gibi olmayacak” cümlesini kurdu. Elindeki bu bahaneyle daha neler neler yapabilirdi ama o, ( onlara göre) Ortadoğu’ya geldi.Güya “haklı intikam”ını almaya..yersen..ki tüm dünya olarak yemiş gibi yaptık.Haçlı seferleri kazanılabilecek ganimetlerden ötürü yapılıyor diye biliyorum ben…çok duygusal sayılmaz yani…AA pardon…askerler İsa için, kilise ganimetler için savaşıyor,sonra İsa adına savaşan askerleri tokatlıyor,tokatladığı ganimetlerin bir kısmını da ordularını gönderen zengin toprak sahipleriyle paylaşıyordu.Kutsal babaları için savaşan askerler avuçlarını yalıyordu. O kadar da kötü değil canım, kötü niyetli olmayın..askerlerin konaklama ve yemeklerini karşılıyorlar..:)
Yine unutmayalım, ” Stream Medya” sirketleri de bu büyük abilerin elinde…bu detayı gözardı edersek, büyük resmi göremeyiz. Tüm dünya,”zavallı,mağdur” Amerika”nın intikamını alması gerektiğine inandırıldı.Adam Beyaz Saray’dan canlı yayında “Haçlı Seferine” çıkıyoruz dedi…herkes alkışladı.Biz çok çabuk unutuyoruz,zaman aşımı olunca da, olayların birbiriyle bağlantısını birleştiremiyoruz.
Bugüne kadar Amerika’nın ,Vietnam dahil, sahada kazanabilmiş olduğu hiçbir savaş olmadı.Savaşa gittikleri yerlerde, savaş ahlakına uygun davrandıkları da görülmedi.Daha çok gittikleri ülkelerin kültürel,manevi, maddi, maden zenginliklerine “çökme” gibi eğilimleri var…ama işledikleri suçları legalleştirme konusunda sınırsız yetenekleri var.
Haklı oldukları tek şey var, o da sistemin artık yürümediği gerçeği. Çünkü herşey taaa en başından yanlış..yanlış iliklenmiş gömlek misali.Bu noktadan sonra hangi düğmeyi iliklerseniz ilikleyin, doğru ilikte olmayacak.
O şahane görünümlü, büyük kampüslü, efsane üniversitelerin “Ekonomi” bölümünde okumuş, okuyan, planlayan,Profesör, bölüm başkanları, herkes! Ne yapıyorsanız durun..rica ediyorum,artık bişey yapmayın.Bugüne kadar ki yaptığınız “ezbere” eğitimler ve faaliyetlerin işe yaramadığı ortada…ya artık başka şeyler söyleyin, yada sonsuza dek sessiz kalın.Sizin doğruluğunu iddia ederek dayattığınız sistemde, sadece zaten zengin olanlar daha zengin, fakir olanlar daha fakir oluyor..bu da dünya nüfusunun %80’inin fakir olduğu korkunç bir adaletsizlik demek.Ekonomiden anlamayan ben bile,bu adaletsizliği görüyorum. Bu Üniversiteleri kurup,fonlayanlarda bu “büyük abilerin” kurduğu vakıflar olunca, dünya da adı geçen, ödüllü ekonomi Prof’larının adaletli yeni bir sistem oluşturabilecek olma olasılığı fazlasıyla iyimser bir fantezi gibi… hiç inandırıcı gelmiyor. Kimse bana, “hangi cürretle bilmediğin bir konu hakkında yazıyorsun” demesin! Var olanın işe yaramadığını görmek için Einstein olmama lüzum yok.Detayları anlamasamda, tek taraflı bir sistemin var olduğunu anlayacak kadar kafam çalışıyor..yani kimse, Türkiye’de başka bir sistem deneniyor diye korkmasın..işe yarayıp yaramayacağını zaman gösterecek…Hiç birşey yapmayıp,boyun eğmektense…bu ekonomi terörü için çözüm üretmeye başlamak bile bir başlangıç.