Eski Galatasaray Başkanı Burak Elmas, Hakan Şükür ile ilgili “Görüşlerimiz farklı olabilir fakat Galatasaray’a çok büyük hizmet etti” sözlerini sarf etti.
Gazeteci Balçiçek İlter, YouTube kanalında Eski Galatasaray Başkanı Burak Elmas’ı ağırladı. Başkanlıktan ayrılmasının ardından ilk kez konuşan Elmas, “FETÖ” davasında yargılanan firari futbolcu ve eski AK Parti Milletvekili Hakan Şükür hakkında İlter’in sorularını cevapladı.
Elmas, Şükür hakkında “Mevcut siyasi ortamda hala ortada dolaşan, ismi silinmesi gereken çoğu insanın ismi silinmezken o da -sadece o da değil, birkaç oyuncumuz da- böyle davranmak zorunda kalıyor kulüpte. Görüşlerimiz farklı olabilir fakat Galatasaray’a sahada çok büyük hizmet ettiğini ve çok iyi bir profesyonel olduğunu, iyi bir Galatasaraylı olduğunu ve Galatasaray’ı çok sevdiğini biliyorum” dedi.
İlter ve Elmas arasında geçen Hakan Şükür diyaloğu şöyle:
İlter: Hakan Şükür hakkında ne hissediyorsun? Çok iyi tanıyorsun.
Elmas: Çok iyi tanıyorum. Ben yöneticiliğini de yaptım. Görüşlerimiz farklı olabilir fakat Galatasaray’a sahada çok büyük hizmet ettiğini ve çok iyi bir profesyonel olduğunu, iyi bir Galatasaraylı olduğunu ve Galatasaray’ı çok sevdiğini biliyorum.
İ: E ismini silmeye çalışıyorlar Galatasaray’dan…
E: Mevcut siyasi ortamda hala ortada dolaşan, ismi silinmesi gereken çoğu insanın ismi silinmezken o da -sadece o da değil, birkaç oyuncumuz da- böyle davranmak zorunda kalıyor kulüpte. Ama dediğin gibi herkes hata yapabilir. Herkesin doğruları, hatası, hepimizin var. Fakat onun kulübe hizmet verdiğini ve hizmet verirken de son derece iyi bir profesyonel olduğunu söylemekte hiçbir sakınca yok. Galatasaray’a çok büyük hizmetler verdi.
İ: Bunu söylemek çok büyük cesaret ister. Ben açıkçası biraz daha politik konuşursun diye bekledim.
E: Niye politik konuşayım ki? Ben mesela siyasete girmesini çok hatalı buluyorum. Siyaset çünkü…
İ: Ne demek istediğimi anlatabildim değil mi? Çünkü çok ‘cıss’ konu. Ama adam hizmet etti.
E: Bu insan en genç yaşından itibaren, yıllar boyu… Anlaşamadığımız çok konu da oldu. Yurt dışına transferi açısından, gidişi konusunda anlaşamadık. Ama dediğim gibi Galatasaray’a çok hizmet etti, Türkiye’de gol krallıkları sahibi oldu, milli takımda oynadı, Galatasaray’ın UEFA şampiyonluğuna giden yolda attığı gollerle Galatasaray’ın başarısına büyük katkıları oldu. Çok iyi de bir profesyonel. Benim hayatımda gördüğüm, o dönem çalıştığım, yöneticilik yaptığım oyuncular arasında kendine en iyi bakan, idmana en önem veren oyuncular arasındaydı. Bunlar gerçek.
İ: Peki onca sene o FETÖ yapılanmasına dair herhangi bir şey hissettin mi takımda?
E: Hiç hissetmedim. O zaman bu çok tartışılırdı, biliyorsun…
İ: Muhafazakar futbolcular, oruç tutma, tutmama, cemaat…
E: Galatasaray’da o zaman bizim şöyle bir görüşümüz vardı; sahada oynadığı oyunu etkilemediği müddetçe, takım içerisinde de gruplaşmaya sebebiyet vermediği müddetçe her oyuncu inancını, inandığı çerçevede yaşamalı. Bu, yabancı futbolcular için de Türk oyuncularımız için de geçerliydi. Biz olaya böyle bakıyorduk.
İ: Yani öyle bir yapılanma hiçbir zaman hissetmedin?
E: Hissetmedim. Tabii oruç tutan oyuncular vardı. Cuma namazına oyuncularla beraber, hep beraber giderdik. Bunlar normal şeyler. Onun dışında oyuncu akşam nereye gidiyor, ne yapıyor, nereye bağış yapıyor bunları bilmiyorduk ama daha dindar olan oyuncularımız… Mesela şöyle söyleyeyim sana, Taffarel Türkiye’ye geldiği zaman ben karşılamıştım. Bana ilk sorduğu sorun, “Burada kilise var mı?” sorusuydu. Yani her oyuncunun kendi inancını uygulaması; Galatasaray’a hizmetini etkilemiyor, Galatasaray’ın temsilinde bir sorun oluşturmuyorsa biz hiç karışmadık.