Eskişehir’de İlkay – Emel Tokkal çifti ile 4 yaşındaki çocukları Ali Doruk’u evlerinde bıçaklayarak öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanan Mehmet Şerif Boğa’nın (29) ifadesine DHA ulaştı.
Eskişehir’de cep telefonu satış ve tamiri yapan İlkay Tokkal, eşi Emel Tokkal ve oğulları Ali Doruk, geçen Şubat ayında eski iş ortağı Mehmet Şerif Boğa tarafından evlerinde bıçaklanarak öldürüldü. Cinayetin ardından gözaltına alınan Boğa tutuklandı. Eskişehir 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ne açılan davada ise ‘canavarca hisle eziyet çektirerek birden fazla kişiyi kasten öldürme’ suçundan 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. İddianamede İlkay-Emel çifti ve 4 yaşındaki çocukları Ali Doruk’un otopsi raporuna da yer verildi. Katil zanlısı Mehmet Şerif Boğa’nın İlkay’ı 27, Emel’i 18, Ali Doruk’u ise 4 yerinden bıçaklayıp öldürdüğü kaydedildi.
İFADELERİNE DHA ULAŞTI
Tokkal ailesinin katil zanlısı Mehmet Şerif Boğa’nın emniyet ile savcılıkta verdiği ifadelerine Demirören Haber Ajansı (DHA) ulaştı. Suçlamaları kabul etmeyen katil zanlısı Boğa, Tokkal ailesiyle aralarında herhangi bir husumet ve tartışma olmadığını iddia ettiği ifadesinde şunları söyledi:
“İlkay ve Emel Tokkal çifti ile 4 yıldır tanışırız. Ailece görüşürüz. Ben daha önce inşaat işinde çalışıyordum. İlkay ise Cengiz Topel caddesindeki dükkanında cep telefonu satıyordu. Kendisinden taksitle telefon aldım; bu vesile ile tanıştık ve ailece görüşmeye başladık. İlkay 2 yıl kadar önce işyerini kapatarak Arifiye Mahallesi’ne taşındı, ‘Doruk iletişim’ adlı işyerini açtı. Ben de o tarihte yanında çalışmaya başladım. Üç ay öncesine kadar beraber çalışıyorduk. Üç ay önce İlkay’ın yanından ayrılarak Mardin’e gittim. Ancak İlkay ve eşi ile hemen hemen her gün telefonla görüşüyordum. 15 gün kadar önce Eskişehir’e geldim. İki gün kadar kaldıktan sonra İstanbul’a gidip, 1 hafta sonra da geri geldim.”
CİNAYETTEN 1 GÜN ÖNCE SOHBET ETMİŞLER
İfadelerinde soğukkanlılığını koruduğu gözlemlenen katil zanlısı Mehmet Şerif Boğa, cinayetten 1 gün önce İlkay Tokkal ile dükkanında saatlerce oturup, sohbet edip çay içtiklerini anlattı.
Emel Tokkal’ın ilk eşinden olan kızı Beyzanur’un kendisini arayarak ‘İlkay ağabey ve anneme ulaşamıyorum’ dediğini bunun üzerine eve gittiğini belirten Boğa sözlerini şöyle sürdürdü:
“Olaydan 1 gün önce İlkay ağabeyin dükkanına uğradım. Yaklaşık 2 saat kadar oturup çay içip, sohbet ettik. Hatta İlkay ağabeyin bir işi çıktı, onun yerine dükkana baktım. Sonraki gün (cinayetin ortaya çıktığı gün) ise saat 11.00 sıralarında uyandım. Çarşıya alışverişe çıkıp eve döndüm. Ailemle vakit geçirdim. Sonra eşim bana ‘İlkay ağabeyleri ara, akşama çaya davet et’ dedi. İlkay ağabeyi ben aradım. Emel ablayı da eşim. İkisinin de telefonu kapalıydı. Bu sırada Emel ablanın kızı Beyza aradı, ‘İlkay ağabey ile annemin telefonları kapalı, onlara ulaşamıyorum, bakabilir misin?’ dedi. Bende her ikisine bizim de ulaşamadığımızı söyledim. Yolda eve bakmaya giderken bir akrabası daha aradı, ‘Çilingir çağırın gazdan zehirlenmiş olabilirler’ dedi. Eve gittiğimizde kapıyı defalarca çalmamıza rağmen açan olmadı. Ayakkabıları kapının önündeydi. Emel ablanın kızı Beyza’yı aradım. Çilingir için kendisinin başvuru oluşturması gerektiğini söyledim. Etraftaki dükkanlara, evlere görüp görmediklerini sordum.”
‘OLAYIN ŞOKUNU YAŞIYORUM, ÇOK ÜZÜNTÜLÜYÜM’
Eve gelen polis ekiplerinin çilingir yardımıyla kapıyı açtığını ve İlkay Tokkal’ı yerde kanlar içinde yatarken gördüğünü söyleyen Boğa, “İlker ağabeyinin yüzü kanlı şekilde başını gördüm, daha sonra polis kapıyı kapattı. Ben orada fenalaştım ve merdivenlerden düştüm. Daha sonra apartmandan çıktım, birkaç defa daha fenalaşarak düştüğümü söylediler. Bu olayı, kimin, neden gerçekleştirdiği hakkında bir bilgim yoktur. Bu olayın şokunu halen yaşıyorum. Çok üzüntülüyüm. Olayla ilgili bildiğim bir şey yoktur. Kim tarafından, nasıl yapıldı, hiçbir fikrim yok. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Bu olayla ilgili bildiğim her şeyi anlattım. Şüphelinin bir an evvel yakalanmasını istiyorum” ifadelerini kullandı.
‘ARAMIZDA EV SATIŞI DIŞINDA TİCARET OLMADI’
Tokkal ailesiyle aralarındaki alacak verecek olup olmadığı sorusuna ise katil zanlısı Mehmet Şerif Boğa’nın, “Ben İlkay Tokkal’ın yanında çalıştım, kendilerine borç verdiğim ve borç aldığım olmuştur. Bu borç miktarları en fazla 10 bin lira olmuştur. Kısa süreli birbirimize para alıp vermişizdir. Yaklaşık 6-7 ay önce İlkay Tokkal’ı kendisine ait olduğunu söylediği Batıkent Mahallesi’nde evi 340 bin lira karşılığında satın aldım. Bu evde satın aldığımda da oturan kiracı halen oturmaktadır. Kira bedelini de Emel Tokkal’ın hesabına ödemektedir. Anlaşmamızda 1 sene kira bu şekilde ödenecekti. Bu ev satışı ile ilgili İlkay Tokkal’ın bana halen 23 bin lira borcu bulunmaktadır. Aramızda yazılı olmayan bu şekilde bir anlaşma vardır. Bunun dışında aramızda başka bir ticaret alışverişi olmadı. Emel Tokkal ile aramızda hiçbir zaman duygusal ya da başka bir ilişki olmadı. Kendisi ile abla kardeş şeklinde bakışımız vardı. İlkay Tokkal’ın da ne benimle ne de eşimle bir yakınımla bir duygusal ya da başka bir ilişkisi olmadı. Biz hep bir aile gibi birbirimize davrandık. Kendileriyle aramda hiçbir zaman husumet olmadı, tartışmam dahi olmamıştır” dediği ortaya çıktı.
ÖZEL EKİP 450 KAMERA İNCELEYEREK CİNAYETİ ÇÖZDÜ
Eskişehir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi tarafından cinayetin ardından özel bir ekip kuruldu. Çevredeki 450 MOBESE ile güvenlik kameralarının görüntülerini incelemeye alan polis ekipleri, cinayetlerin ortaya çıkmasının ardından kendisini yere atarak gözyaşı döken İlkay Tokkal’ın eski ortağı, evli ve 2 çocuk babası Mehmet Şerif Boğa’nın katil zanlısı olduğunu belirledi. Boğa’nın evinin bodrumunda yapılan aramada ele geçirilen kanlı çorap ve ayakkabı ile kıyafetler, Bursa Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Biyolojik İnceleme Şube Müdürlüğü’nde öldürülen Tokkal ailesi üyelerinden alınan kan ve DNA örnekler ile karşılaştırıldı. Yapılan incelemede Boğa’ya ait eşyalardaki kan lekeleri kurbanlara ait kan örnekleriyle eşleşti.
KENDİSİNE İNŞAAT İŞÇİSİ GÖRÜNTÜSÜ VERMİŞ
Cinayet Büro Amirliği ekiplerince yaklaşık 450 kamerada 700 saatlik görüntü incelenirken, katil zanlısı Boğa’nın taksi ile gidip geldiği, kendisine inşaat işçisi görüntüsü vermek için yırtık ayakkabı, inşaat eldiveni, bere, maske ve kapüşonlu mont giydiği belinde mezura taşıdığı tespit edildi. Katil zanlısının 73 dakika kaldığı evde cinayetlerin ardından Emel Tokkal’ın cep telefonunu aldığı, İlkay Tokkal’ın dolabından kıyafet seçip kanlı pantolonunu beyaz bir poşete koyarak, dışarı çıktığı saptandı. Üç kişiyi öldürdükten sonra güvenlik kameralarına yakalanmamak için kendi evine farklı yollardan gittiği tespit edilen Boğa’nın soğukkanlı tavırları ise dikkat çekti.
Katil zanlısı Mehmet Şerif Boğa Nisan ayında hakim karşısına çıkacak.