Haber Konseyi | Doğru Tarafsız Gazetecilik

GÜNÜMÜZÜN SİNEMA BİLGİSİZLİĞİ VE SAYGISIZLIĞI

GÜNÜMÜZÜN SİNEMA BİLGİSİZLİĞİ VE SAYGISIZLIĞI
HaberKonseyi Editör
HaberKonseyi Editör( editor@haberkonseyi.com )
81 views
21 Ekim 2024 - 13:39
Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde Nur Sürer’in Yılmaz Güney’e ithafen yaptığı konuşma, bir dönemin
Türk sinemasına damga vurmuş bu büyük sanatçıya duyulan derin saygıyı ifade ederken, günümüzün genç
oyuncularının gösterdiği tepki ise sinemamızın köklü değerlerine olan saygının ne kadar azaldığını gözler
önüne serdi.
Nur Sürer gibi bir sinema emektarının, hayatını sinemaya adamış ve onurlu duruşu ile sinemada bir
devrim yaratmış Yılmaz Güney’e ödül ithaf etmesi, birçok kişi için büyük bir anlam taşır. Güney, sadece
sinemacı değil, aynı zamanda bir direniş ve başkaldırı simgesidir. Onun eserleri, sinemamızın altın
sayfalarında yer alır. Ancak, ne yazık ki bu onurlandırma, genç nesiller tarafından aynı şekilde takdir
edilmiyor.
Farah Zeynep Abdullah’ın sosyal medya üzerinden yaptığı eleştiriyi alalım. “Ne Yılmaz Güney’i be?”
şeklinde basit, küçümseyici ve tamamen bilgisiz bir yorum… Burada önemli olan, bu eleştirinin sadece bir
bireyin düşüncesi değil, genç kuşakların sinema tarihine ve değerlerine ne kadar yabancılaştığının
göstergesi olmasıdır. Yılmaz Güney’i tanımayan, eserlerini izlememiş, sinemadaki devrim niteliğindeki
etkilerinden bihaber bir kuşağın, bu şekilde eleştiri yapmaya cesaret etmesi trajik bir durumdur.
Nur Sürer’in bu eleştiriye verdiği sert tepki ise sonuna kadar haklıdır. Sinemamızın mihenk taşlarından
birini bu şekilde küçümsemeye kalkmak, bir sanatçının sadece geçmişte kalmış bir isim olarak algılanması
demektir. Oysa ki Yılmaz Güney, sinema sanatında bir dönüm noktasıdır. Hem Türkiye’de hem de dünyada
ses getiren eserleriyle, sinemamızın uluslararası alandaki prestijini artırmıştır. Sadece sinemayla da sınırlı
kalmamış, toplumsal mücadeleye ve ezilen halkların direnişine dair cesur mesajlar vermiştir. Onun adı,
Türkiye sinema tarihinin en saygın yerinde durmaktadır.
Ancak günümüzde maalesef bu tür değerler ne genç oyuncular ne de yeni nesil tarafından anlaşılabiliyor.
Yılmaz Güney’i tanımadan, onun filmlerini izlemeden yapılan bu yorumlar, sadece bilgisizlikten
kaynaklanmakla kalmıyor, aynı zamanda büyük bir saygısızlığı da içinde barındırıyor. Söz konusu olan,
sıradan bir sanatçının ismi değil, sinemada bir devrim gerçekleştirmiş bir figürdür. Böyle bir kişiyi
küçümsemek, aslında sinemaya olan saygısızlığın da bir göstergesidir.
Nur Sürer’in dediği gibi, “Yılmaz Güney bizim için çok önemli bir adam.” Onun filmlerini izlememiş birinin
Güney hakkında konuşması, sinema hakkında hiçbir bilgisi olmayan birinin büyük sanat eserlerini
eleştirmesi kendisinin iç çamaşır giymediği için eleştiren Söylemezsem olmaz programın yorumcularından
Pınar Elice ve Hande Sarıoğlu kendisinin eleştirmelerine çok güzel cevap vermesinin desteklemek
lazım evet sizde geçmişinize bakın demesi destekledim
kendisinin iç çamaşır giymediği için eleştiren Söylemezsem olmaz programın yorumcularından Pınar
Elice ve Hande Sarıoğlu kendisinin eleştirmelerine çok güzel cevap vermesinin desteklemek lazım
evet sizde geçmişinize bakın demesi destekledim

Hayatın Her Alanına Dair Haberler Hakkında Tarafsızca Doğru Bilgiye Ulaşmanın Yolu ! Bizi Okuyun Haberiniz Olsun !