Ölümünün ardından bedeni doktor adaylarının eğitimi için İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ne bağışlanan Doç. Dr. Kriton Dinçmen, 14 yıl sonra düzenlenen törenle İstanbul Heybeliada’da toprağa verildi.
YASEMİN, Ümit ve Başar adında üç manevi çocuğu bulunan ve 27 Ağustos 2008 günü tedavi gördüğü Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hayatını kaybeden Kriton Dinçmen’in bedeni, diseksiyon çalışmaları için yıllarca Anatomi Bilim Dalı öğrencileri tarafından kadavra olarak değerlendirildi.
Dinçmen’in naaşı dün üniversiteden alınarak, eşi Reyhan Dinçmen, manevi evlatları, sevenleri, eski mesai arkadaşları, eski öğrencileri ve Doktor adayları tarafından dün Heybeliada Rum Ortodoks Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı.

TEŞEKKÜRE GELDİK
Dinçmen’in Muğla Adli Tıp’ta görev yapan manevi kızı Prof. Dr. Yasemin Balcı, cenaze töreninde “Onun öğütleriyle, eğitim için bize verdiği katkılarla birlikte yaşıyorum. Öğrencilerime onun bize anlattıklarını anlatıyorum. Bize sadece adli tıp bilgileri değil yaşama dair de bilgiler verirdi” dedi.

Kriton Dinçmen’i son yolculuğuna uğurlamaya, onu hiç tanımayan Dr. Ayşe Kurtoğlu da geldi.

Kurtoğlu, duygularını “Kriton hocamızın bedeni, anatomi bölümünde en çok kullanılan bedenlerden biriydi. Biz de faydalandık. Şahsi olarak tanımasak bile gerçekten teşekkür etmeye geldik ona” sözleriyle dile getirdi.

HEM DOKTOR HEM YAZARDI
Heybeliada’da 1924 yılında doğan Kriton Dinçmen, 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Dinçmen, bir süre psikiyatri kliniğinde başasistan olarak çalıştı. 1961’de Amerika’ya giderek New Jersey Monmouth Medical Center’de dinamik psikiyatri alanında çalıştı.

Türkiye’ye 1965 yılında dönerek Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesin’de çalışmaya başladı. 1982-1994 yılları arasında Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu (Psikiyatri) Başkanlığı, 1990-1999 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü’nde öğretim üyeliği yaptı. Roman, şiir, mitoloji, tarih, psikiyatri alanlarında da çok sayıda kitabı bulunuyor.

SON SÖZÜ: MUTLU ÖLÜYORUM
KRİTON Dinçmen’in 33 yıllık eşi Reyhan Dinçmen, eşinin ölmeden önce son sözlerinin“Ben çok mutlu ölüyorum. Bildiklerimden tırnağım kadar da olsa hiçbir şey saklamadım. Bildiklerimi talebelerime çocuklarıma öğrettim. Ama bir şeye çok üzülüyorum. Seni yalnız bıraktığıma” olduğunu söyledi.

KARARINDAN DÖNMEZDİ
Reyhan Dinçmen, eşini Hürriyet’e şu sözlerle anlattı: “Bedenini bağışlama kararı aldığında, hiçbirimiz onu kararından geri çevirmedik. Kriton, hiçbir şeye tereddütle karar vermezdi.

Hep netti. Gece yarılarına kadar çalışır, raporları incelerdi. ‘Emin olmadıkça imzamı hiçbir yere kullanmadım’ derdi. Üç manevi evladı vardı ama aslında bütün öğrencileri onun manevi evlatlarıydı. Tıp talebesi olarak girdiler, hepsi bilim adamı olarak çıktı.

“RÜYA GİBİ BİR 33 SENE GEÇİRDİK”
Reyhan Dinçmen eşi Kriton Dinçmen’i gözyaşları içinde, “Çok büyük bir insandı. Anlatılacak çok anılarımız var. Yaptıkları, ayatları ve kitapları kendisini benden daha iyi anlatabilir sizlere. Rüya gibi bir 33 sene geçirdik kendisiyle” dedi.



















