Hürriyet Yazarları Uğur Meleke, Güntekin Onay, Fırat Aydınus ve Mehmet Arslan, Futbol Konseyi’nde haftanın maçlarını ve yaşanan gelişmeleri masaya yatırdı.

1- Beşiktaş, İsmael’siz maçta takıldı. Ersin, Gedson ve Josef in performansı beğenilmedi. Sizce Beşiktaş hocasını aradı mı? Sorun neredeydi?

FIRAT AYDINUS: SONUÇLAR BiREYSEL YETENEKLERE ODAKLI

Valerien İsmael kenarda olsun ya da olmasın, Beşiktaş’ın sonuca gidebilmesi için bireysel yeteneğe ve hücum bölgesindeki oyuncuların o maçlık performanslarına mahkûm olacağına sezon boyunca şahit olacağız sanırım. Kaleci sorunu bu sezon ile sınırlı değil bence. Bazı nedenler ve sonuçlar üzerini örtmüş gibi gözükse de, 2-3 yıldır Beşiktaş’ın kalesi taraftara güven vermiyor. Ve hâlâ iddia ediyorum; Beşiktaş orta sahasının en zayıf halkası Gedson Fernandes’tir.

Fenerbahçe’de Enner Valencia alev aldı! Erling Haaland ve Robert Lewandowski’yi geride bıraktı…

GÜNTEKiN ONAY: HÜCUM HATTI DÜZELiR AMA…

Beşiktaş, ilk kez bu kadar düşük bir enerji ortaya koydu İstanbulspor karşılaşmasında. Olumsuz görüntüsüne rağmen kalesine gelen 2 isabetli şut da gol olunca 1 puanla yetinmek zorunda kaldı. Rachid Ghezzal ve Dele Alli gibi yıldız futbolcular dönünce hücum hattı güçlenecektir. İlk 7 haftada kalesine sadece 15 isabetli şut attırması takım savunmasında da sorun olmadığının göstergesi. Ancak bunların 10 tanesinin golle sonuçlanması düşündürücü.

UĞUR MELEKE: iSMAEL’i ANLAMAKTA ZORLANIYORUM

İsmael cezalıydı ama kenarda “Adam İsmael” vardı sanki! Çünkü Beşiktaş’ın Adam Murray ile yaşadığı sorunlar, ustasıyla çok farklı değildi. Geldiği günden beri İsmael’i anlamaya, katkı yaptığı alanı bulmaya çalışıyorum. Ama itiraf etmeliyim ki zorlanıyorum. Beşiktaş’ın kaderi genelde Weghorst’un özel yeteneği ve N’Koudou’nun koşularına bağlı. İkinci devrede skor 2-1’ken Beşiktaş’ın tempoyu bir türlü artıramaması ve adeta gol yemeyi beklemesi enteresandı. Gedson bu kadar kötüyken Oğuzhan’a şans verilmemesi de öyle.

MEHMET ARSLAN: HAYRETLER iÇiNDE iZLiYORUM

Kaybeden takımlara karşı takınılan taraftar tavrını hayretler içinde izliyorum. İstifa istekleri gündeme geliyor bir anda. Bu hafta sıra İsmael’deydi. Başkan ve yöneticiler medyanın en küçük eleştirisini taraftarı kışkırtarak, medyaya karşı doldurarak cevap verirlerdi. Ama şimdi aynı taktik (trollere rağmen) sosyal medyaya karşı işlemiyor. Bu sözüm Beşiktaş’a değil, tüm kulüplere. Zayıf bir rakiple berabere kaldı Beşiktaş. Bu dünyanın sonu mu? Yanılmıyorsam Sergen Yalçın ile şampiyon olduğunda Beşiktaş ilk 4-5 haftada 4 puan toplamıştı. Şimdi 7 maç ve 14 puan var. Biraz insaf.

2- F.Bahçe, Rennes maçına göre 8 kişilik rotasyon yaptığı maçta Alanya’yı 5-0’la geçti. Jesus’un bu rotasyon becerisini nasıl değerlendirirsiniz?

UĞUR MELEKE: JESUS’UN KADROSUNDA ALEX YA DA HAGi OLSAYDI?

F.Bahçe–Alanya maçını izlerken şunu düşündüm: Jesus’un kadrosunda Alex ya da Hagi olsaydı onları nasıl kullanırdı acaba? Zira Jesus’un takımında tek bir vazgeçilmez oyuncu bulamıyorsunuz, tüm takıma as hissi verdi üç ayın sonunda. Gerçi Jesus’un star yönetimi konusunda da başarısını biliyoruz; Portekiz Ligi’nin en pahalı ihraçlarından Bruno Fernandes, Ruben Dias ve Darwin Nunez gibileri geliştirme konusunda da ustalık göstermişti. Bence Fenerbahçe’nin elinde de bu sezonun sonunda üç-dört tane 20+ milyonluk oyuncu olabilir: Samuel, Ferdi, İsmail ve Crespo olağan şüpheliler.

MEHMET ARSLAN: JESUS, BiR TEKNiK ADAMDAN ZiYADE LiDERE DÖNÜŞTÜ

Eğer haftada bir maça gitse imkanım olsa tüm paramı Fenerbahçe maçına gitmek için harcardım. Seyirciyi sonuna kadar mutlu ediyorlar. Sahadaki futbola ve mücadeleye bakarak diyorum ki; “Bravo Ali Koç. Löw yerine Jesus harika bir tercih.” Fenerbahçe’nin bitmek tükenmek bilmeyen presi ve hırsı kaybetseler bile alkışlanmaya değer. Jesus bahane üretmeyen, çözüm odaklı bir teknik adam. Hatta bir teknik adamdan da ötesi, bir lidere dönüştü. Ali Koç ilk kez koltuğa rahatça yaslanarak başkanlığın tadını çıkaracağı bir sezon yaşıyor.

GÜNTEKiN ONAY: SKOR NE OLURSA OLSUN FRENE BASMIYOR

Jesus geniş kadroyu optimum seviyede kullanıyor. Alan daraltan ön alan baskısı, güçlü pres ve direkt oyun ile da sonuca gidiyor. Skor ne olursa olsun frene basmayan anlayışına da bayıldım. Bizim ligin kültüründe bu ne yazık ki yok. İzleyene keyif veren bu futbol heyecan veriyor. Miguel Crespo’nun enerjisi ve oynadığı futbol ise bu hafta bambaşka bir seviyedeydi.

FIRAT AYDINUS: FENERBAHÇE TARAFTARI HER SÜRPRiZE HAZIR OLSUN

Farklı kulvarlarda mücadele bunu gerektiriyor olsa da, asıl dikkati çeken; bu kadar sık ve geniş rotasyonlara rağmen aynı oyunu oynamak ve oynatabilmek. Belki bu seçimler ve rotasyonlar zaman zaman Fenerbahçe için olumsuz sonuçlarda doğurabilecek. Her maç herkesi şaşırtan Fenerbahçe’nin hocasına dahi veya deli cesareti var diyenler olabilir. Fakat bence Jesus, her takımın saha içinde futbolcu olarak aradığı ama Fenerbahçe’nin saha dışında sahip olduğu tam bir lider karakterine sahip.

3- G.Saray, Konya’yı 2-1 yenerek haftayı moralli kapadı. Bu hafta spotların daha fazla döndüğü İcardi ve Dubois’yı nasıl buldunuz?

FIRAT AYDINUS: G.SARAY HER GEÇEN GÜN DAHA iYi BiR TAKIM OLUYOR

G.Saray galip gelerek, Konyaspor’un bir sezonda ilk 7 maçta gol yememe rekorunu kırmasına bu maçta mani oldu. Okan Buruk’un elindeki bu güçlü kadro, takım olma sinyallerini geçen hafta vermişti. Zaten Buruk’un da dediği gibi takım tam kapasitesine henüz ulaşamadı. Dubois’nın performansı takımdaki rekabeti üst düzeye çıkaracağını gösterdi. Bildiğimiz İcardi’yi görebilmek için zamana ihtiyaç var. İcardi yüzde yüz kapasiteye ulaşana kadar ve Seferovic’in formsuzluk sürecinde Gomis ilk 11 başlamaya devam edecek gibi gözüküyor.

UĞUR MELEKE: iCARDi’NiN iLK MAÇ iÇiN VERDiĞi SiNYAL OLUMLUYDU

Haftaya lider giren Konyaspor çok iyi bir antrenör takımı. Top ayaklarındayken planlarından şaşmıyor, savunmadayken de pozisyon disiplininden kopmuyorlar. Bu sezon Başakşehir ve Fenerbahçe’den gol yememişlerdi, Galatasaray’a karşı da oyunun temposunun artmasına çok az izin verdiler. Ancak Yusuf oyuna girip Oliveira sol içe geçince rakibinin sağını zorladı ev sahibi ekip. Dubois da sol bekte etkiliydi. İcardi’nin mental seviyesi yüksek olduğunda uluslararası klasta olduğunu biliyoruz. İlk maç için verdiği sinyaller olumlu.

MEHMET ARSLAN: GOMiS SAHADA iKEN, iCARDi VE SEFEROViC KULÜBEDE!

Fatih Terim, “Kötü oynadığınızda kazanıyorsanız bu iyi bir şey, bir de iyi oynarsanız neler olur düşünün” der. Galatasaray’ın durumunu buna benzetiyorum. Kötü oynarken bile hep kazandılar. Yeni transferlerle birlikte bir gelişme sürece yaşıyorlar. Bir de iyi oynamaya başlarlarsa neler olur düşünün. İcardi sahadaki varlığıyla bile bir heyecan katıyor takıma. Dubois da öyle. Kadro derinliği açısından çok kaliteli bir takıma dönüştü Galatasaray. Düşünün, Gomis sahadayken, kulübe de Seferovic ve İcardi oturuyor. Bu zenginliğe sahip çok az takım var.

GÜNTEKiN ONAY: BOEY 3 MAÇTIR SANKi iÇiNE CAFU KAÇMIŞ GiBi OYNUYOR!

G.Saray çok değerli bir 3 puan aldı. Heyecanla beklenen İcardi’nin zamana ihtiyacı var ve fiziksel olarak hazır görünmedi. Okan Buruk, Mertens’i Napoli’de oynadığı gibi rakip kaleye daha yakın bölgelerde topla buluşturmanın formülünü bulmalı. Galatasaray’ın en iyisi sezon başında kadroda düşünülmeyen Sacha Boey’di. Boey son 3 maçtır sanki içine bir Cafu kaçmış gibi oynuyor.

4- A Milli Takım’a Berkan’ın davet alıp, Salih Uçan ve Umut Bozok gibi futbolcuların çağrılmaması tartışılıyor. Siz nasıl buldunuz kadroyu?

UĞUR MELEKE: 3 SOL BEKLi, 5 ORTA SAHALI 3 SANTRFORLU GARiP KADRO

İlk açıklanan kadroda yalnızca 4 merkez orta saha oyuncusu vardı (Berkan, Salih Özcan, Orkun, İrfan). Bu da bize bu iki maçta 4-4-2 oynayacağımızı düşündürmüştü. Ancak 4-4-2 oynayacaksak niye sadece 3 santrfor çağırıldı diye düşünmeden de edemedik. Sonra Salih Özcan sakatlandı, kadroya iki ekstra orta saha birden eklendi. 5 merkez orta saha var şimdi kadroda. Bu iki maçı 4-4-2 oynayacaksak gerçekten de dördüncü santrfor olarak Umut çağırılabilirdi. Planımız 4-3-3 ise de altıncı orta saha olarak Salih Uçan veya Soner davet edilebilirdi. Üç sol bekli, beş orta sahalı, üç santrforlu garip bir kadro.

GÜNTEKiN ONAY: SALiH UÇAN’IN YERiN BERKAN VE TOLGA’NIN ALINMASI ŞAŞIRTICI

Ligin sadece ilk haftasında 11 başlayan Berkan’ın ve sadece 2 maç oynayan Tolga’nın, tüm maçlarda forma giymiş ve hem defansif hem de ofansif parametrelerde ön sıralarda yer alan Salih Uçan yerine çağrılması şaşırtıcı. Kuntz’un kafasında bir oyuncu havuzu var ancak Süper Lig’e çok odaklandığını düşünmüyorum. Ulusal Takım Teknik direktörü performansa daha fazla değer vermeli.

FIRAT AYDINUS: BEKLENTiLERE HAK VERiYORUM AMA SAYGI DUYULMALI DiYORUM

Grupta bulunan rakiplere baktığımızda, milli takımımızın lider bitirmesi gereken bir tabloyu görüyoruz. Sadece bu seçimler değil, hemen her A milli kadrosu açıklandığında bu ve buna benzer polemiklere şahit oluyoruz. Muhakkak taraftar gözü veya performans bazlı baktığımızda bazı oyuncuların dahil edilmesi konusundaki beklentilere hak verilse de, Stefan Kuntz’un düşünceleri ve sebepleri paralelindeki seçimlerine saygı duymak ve destek verilmesi gerektiği düşüncesindeyim.

MEHMET ARSLAN: BIRAKIN STEFAN KUNTZ DOĞRU BiLDiĞiNi YAPSIN

85 milyon insanın 85 milyon ayrı kadro oluşturabileceği gerçeğini unutmayalım. Bu açıdan milli takıma çağrılan oyuncular konusunda teknik heyetin tercihini sorgulamam. Nasıl bir oyun planı uygulanacağını bilmeden, bazı oyuncuların niye tercih edilmediğini sorgulamak da çok doğru değil. Bana göre de bu ligde milli takıma çağrılacak en az 3-4 oyuncu daha var. Herkes çağrılmayan oyuncuların hakkını savunuyor. Onlar çağrılmış olsa milli takımı hak eden oyuncuların çağrılmaması gerekecekti. Bırakın Kuntz doğru bildiğini yapsın