1. Haberler
  2. YEREL HABERLER
  3. Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Aynı köyde arkadaş olan Şaban Yıldırım, Mehmet Bulut ve Okan Akgül, üç yıl önce aynı gün işe başladılar. Aynı vardiya, aynı ekipte çalışan üç arkadaşın cenazeleri de yan yana bulundu. Hepsi evliydi. Geride biri doğmamış dört çocuk bırakarak yan yana son yolculuklarına uğurlandılar.

Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) ait Amasra Müessese Müdürlüğü’ne bağlı maden ocağındaki grizu patlamasında hayatını kaybeden 41 madenci arkalarında çok acı hikâyeler bıraktı.

Ölenlerden üçü Ahatlar köyünden üç arkadaştı. 27 yaşındaki Okan Akgül, 31 yaşındaki Mehmet Bulut ve 27 yaşındaki Şaban Yıldırım üç yıl önce aynı gün işe girmişti.

Dün köylerinde büyük bir acı vardı. Evlerinde helallik alındıktan sonra üçünün de tabutu yan yana konuldu. Ardından da köy mezarlığında yan yana kazılan mezarlarda toprağa verildiler.

ACI HİKÂYELERİNİ HÜRRİYET’E ANLATTI

Ölen üç arkadaş ile aynı köyden olan ve patlamanın yaşandığı madende çalışan Bülent Arçın, hikâyelerini Hürriyet’e şöyle anlattı:

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

“Aynı madende çalışıyorduk, ben sabah vardiyasındaydım, eve varmadan patlamayı duyduk. Haber alır almaz oraya koştuk, ilk giden ve madene inenlerden biriyim. Madene indik, arkadaşlarımızı kurtarmaya çalıştık. Bazılarını yaralı kurtardık, bazılarının ise cesedini çıkardık. Her yer toz dumandı. 2009 yılında madende çalışmaya başladım, Ahatlar köyünde tek ben vardım. 2019’da ise köylümüz olan ölen üç arkadaşımız işe başladı. Çok sevinmiştim, aynı köyden dört kişi olduk diye. Şimdi de bu acıyı yaşıyoruz, yakın arkadaşlardı, aynı gün işe başladılar, aynı ekip, aynı vardiyada çalışıyorlardı. Aynı noktada da şehit oldular. Üçünün de cesedini yan yana bulduk. Şimdi de yan yana toprağa veriyoruz, dayanılmaz, tarif edilemez bir acı…”

KOLLARIMDA ÖLDÜ

Aynı madende çalışan Sedat Akgün de “Sabah vardiyasındaydım. Patlamayı duyar duymaz madene koştuk” dedi:

“Madene ilk inenler bizdik, patlamadan 10 dakika sonra. İlk indiğimizde önce yaralıları kurtardık, içeride nabızlarına baktık, yaşayanları, yaralı olanları hemen çıkardık. Ben beş kişiyi çıkardım, üçü kurtuldu. Birisi ise kollarımda vefat etti, aldığımda yaşıyordu. 23 yaşındaki Ramazan Özer diye bir arkadaşımız. Kollarıma aldım, çıkarıyordum. O sıra öldü, kollarımda can verdi. Sonra bir kez daha girdim ama yangın vardı, müdahale şansımız olmadı. Ben aşağıya indiğimde barutçu arkadaşımızı yerde yatarken gördüm, dinamitler yanındaydı, daha atmamıştı. Patlamayı dinamite bağlamamak lazım, orada gaz oluştuysa en ufak bir kıvılcımla patlama olur. Aşağıya indiğimizde önce metan gazından kaynaklanan grizu patlaması, ardından da toz patlaması olmuş. İki patlama şeklinde, toz patlaması havanın çıkış yerine doğru olmuş. Orada 2 arkadaşımızı kurtaramadık. Hepimiz köylü çocuklarıyız, yakın köylerde oturuyoruz. Anadolu’nun köylü çocukları öldü.”

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

 

 

BU BENİM BABAM…

Okan Akgül, Miray ve Öykü adında 2 kız çocuk babasıydı. Küçük kızlarının babalarına vedaları yürek burktu. Miray’ın fotoğrafını göstererek “Bu benim babam” demesi törendeki herkesi ağlattı.

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

 

11 AYLIK KIZI VARDI…

Mehmet Bulut ve eşi Buse’nin 11 aylık kız bebeği vardı. Cenaze töreninde kocasının tabutuna sarılarak gözyaşı döken Buse Bulut, “Beni ve yavrunu bırakıp nereye gidiyorsun, yüreğimi yaktın” diyerek feryat etti. Acılı eşi yakınları teselli etmeye çalıştı.

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

 

İKİZLERİNİ GÖREMEDEN

Şaban Yıldırım ve eşi Sena, ikiz kız bebek bekliyordu. Cenaze töreninde Sena Yıldırım’ın feryatları yürekleri dağladı.

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

 

GÜLÜŞÜ KALDI

Maden faciasında hayatını kaybeden Remzi Özçelik (25) için Mamak köyünde cenaze töreni düzenlendi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç da cenaze törenine katıldı. Remzi Özçelik’in cenazesi kılınan öğle namazının ardından köy mezarlığında toprağa verildi. (DHA)

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

 

 

MOTOSİKLET TUTKUNUYDU

Maden işçisi Berkay Kesim’in (25) cenazesi ise Bartın’a bağlı Epçiler köyünde düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın da katıldığı törende annenin “Düğünü var benim yavrumun, düğününü yapıyorum oğlumun. Allah’a emanet ol yavrum” diyerek ağlaması yürek yaktı. Kız kardeşi Beyza Kesim de tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Motosiklet tutkunu madenci, köy mezarlığında kılınan namazın ardından toprağa verildi.

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

 

BABANIN EN ZOR ANI

Amasra’daki patlamada hayatını kaybeden işçilerden 2 çocuk babası Öner Yıldız (35) için dün memleketi Karabük’ün Safranbolu ilçesinde cenaze töreni düzenlendi. Taziyeleri kabul eden baba İsmail Yıldız, ayakta durmakta zorlanırken gözyaşlarına boğuldu. Yıldız, ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından aile mezarlığında toprağa verildi. (İHA)

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

 

 

KÖYÜNDEN UĞURLANDI

Maden faciasında yaşamını yitiren İbrahim Köse, Amasra’nın Esbey köyünde son yolculuğuna uğurlandı. Köse için düzenlenen cenaze namazına bakanlar Süleyman Soylu, Fatih Dönmez ve Adil Karaismailoğlu da katıldı. Köse, köy mezarlığında gözyaşları içinde toprağa verildi. (DHA)

 

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı

 

 

 

28 ŞEHİDİN SON FOTOĞRAFI

Madencilerin 4 gün önce sendika toplantısında çektirdikleri fotoğraf ortaya çıktı. Fotoğraftakilerden madende şehit olan 28 işçinin isimleri şöyle: “Remzi Özçelik, Yasin Çelik, Rasim Bulut, Orhan Altun, Ali Doğru, Selçuk Ayvaz, Mehmet Kara, Aziz Köse, Ercan Akdeniz, Enes Aydın, Murat Ergin, Rıdvan Acet, Fikret Kansız, Mustafa Çelik, Deniz Baykal, Ramazan Özer, Şuayip Okul, Yener Saygın, Berkay Pınarcıoğlu, Gökhan Mercan, Emrah Kaval, Serkan Nakaş, Sabri Akdere, Murat Öztan, Serhat Kahraman, Suat Demirkıran, Güldal Serenli ve Emrah Kaya.” (İHA)

YARALILAR ANLATTI: GÖZ GÖZÜ GÖRMÜYORDU

Türkiye’nin yüreğini yakan patlamada yaralı kurtulan maden işçisi 36 yaşındaki Recep Orhan, tedavi olduğu Bartın Devlet Hastanesi’nde o anları anlattı:

“Patlama anında 250 kottaydım, patlamanın olduğu 350 kota inmeye hazırlanıyordum. Bir anda patlama yaşandı, her yer toz duman oldu. Birkaç dakika erken inseydim ben de ölen arkadaşlarımın kaderini yaşayacaktım. Basınç eskisiyle yoğun bir toz vardı ve göz gözü görmüyordu. Acil destek istedik. Düzenli kontroller yapılıyordu, bilmediğimiz ya da fark etmediğimiz bir durum oldu.”

Aynı hastanede tedavisi devam eden Maden işçisi Remzi Aktol ise “Gündüz vardiyasında çalışıyordum, olayı duyar duymaz arkadaşlarımızın yardımına koştuk. Ocağa indim, arkadaşlarımı kurtarmaya çalışırken yaralandım. Çok üzgünüz, acımız çok büyük” dedi.

Üç arkadaş aynı gün işe başlamıştı
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Konseyi | Doğru Tarafsız Gazetecilik ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin