Haber Konseyi | Doğru Tarafsız Gazetecilik

MAHSUN KIRMIZIGÜL’DEN BEKLENEN BÜYÜK ADIM

MAHSUN KIRMIZIGÜL’DEN BEKLENEN BÜYÜK ADIM
Yasar ÇAKMAK
Yasar ÇAKMAK( yasar@haberkonseyi.com )
12 views
13 Eylül 2024 - 18:55
Türk sinemasının en önemli figürlerinden biri olan Yılmaz Güney, sadece filmleriyle değil, hayatıyla da bir
efsane olarak hafızalarda yer alıyor. Sinemanın “Çirkin Kral”ı, gerek yönetmenliği, gerek senaristliği,
gerekse oyunculuğuyla dünya çapında tanınmış bir sanatçıydı. Zorluklar içinde geçen yaşamı, sistemle
olan mücadelesi ve sinemaya kazandırdığı devrimci bakış açısı, onu Türk ve dünya sinemasında eşsiz bir
yere taşıdı. Ancak, Yılmaz Güney’in hayatını anlatan bir sinema filmi çekme girişimleri, yıllardır büyük bir
heyecanla konuşulmasına rağmen bir türlü gerçekleşmedi. Peki bu proje neden hayata geçirilemedi?
Yılmaz Güney’in Hayatını Anlatan Bir Film Neden Çekilemedi?
Yılmaz Güney’in hayatını beyaz perdeye taşıma girişiminde bulunan birçok yapımcı, bu projeyi
gerçekleştirmek için ilk olarak Güney ailesinden, özellikle de Yılmaz Güney’in eşi Fatoş Güney’den izin
almak zorundaydı. Ancak, bugüne kadar bu izin hiçbir yapımcıya verilmedi. Fatoş Güney, Yılmaz Güney’in
hayatını anlatan bir projeye onay vermekte hep çekingen davrandı. Medyada sık sık bu tür haberler çıksa
da, “Yılmaz Güney’in hayatını anlatan film çekilecek” başlıkları hep havada kaldı.
Fatoş Güney’in bu projeye neden sıcak bakmadığı ise geçtiğimiz günlerde ortaya çıktı. Yılmaz Güney’in
yakın dostlarından Aydemir Akbaş, rahmetli olmadan önce hastanede Fatoş Güney’i ziyaret ettiğinde, bu
konunun gündeme geldiğini ifade etti. Fatoş Güney, “Eğer Mahsun Kırmızıgül’den böyle bir teklif gelseydi,
ben izin verirdim” demiş. Bu cümle, belki de yıllardır hayata geçirilemeyen bu projenin kilit noktası oldu.
Mahsun Kırmızıgül: Yılmaz Güney’in Yolundan Giden Yönetmen
Mahsun Kırmızıgül, sanat kariyerine müzikle başlamış, ancak sonrasında sinemaya yönelerek kendini
farklı bir platformda da kanıtlamıştır. İlk yönetmenlik deneyimi olan Beyaz Melek ile büyük beğeni
toplayan Kırmızıgül, sonrasında çektiği Güneşi Gördüm ve New York’ta Beş Minare gibi filmlerle hem
Türkiye’de hem de yurtdışında ciddi bir izleyici kitlesine ulaşmıştır. Yönetmenliği kadar senaristlik
yeteneği de takdir toplayan Kırmızıgül, toplumsal meseleleri cesur bir şekilde beyaz perdeye taşımasıyla
tanınıyor.
Fatoş Güney’in Mahsun Kırmızıgül’e olan güveni ve ona izin verebileceğini ifade etmesi, Yılmaz Güney’in
hayatını anlatan filmin çekilebilmesi için büyük bir adım olarak değerlendirilebilir. Mahsun Kırmızıgül’ün
sinemadaki başarısı, toplumsal olaylara olan duyarlılığı ve Yılmaz Güney’in izinden gitmesi, böyle bir
projenin altından kalkabileceğini gösteriyor.
Yılmaz Güney’in Hayatı: Sinemada Anlatılmayı Bekleyen Bir Efsane
Yılmaz Güney’in hayatı, sıradan bir biyografi filmiyle geçiştirilemeyecek kadar derin ve çok katmanlıdır.
Adana’nın küçük bir köyünden çıkıp sinema dünyasının zirvesine tırmanan, yoksullukla, adaletsizlikle,
sansürle ve hapishaneyle mücadele eden bir adamın hikâyesi… Sadece sinemada değil, hayatın her
alanında devrimci bir duruş sergileyen Güney, Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazanarak dünya
çapında da tanınmıştır. Ancak ödülleri kadar, sistemle mücadelesi, politik duruşu ve toplum için sinemayı
bir silah olarak kullanması da onun efsaneleşmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Yılmaz Güney’in sinemaya getirdiği bu devrimci bakış açısını anlatmak, sadece bir yönetmenlik becerisi
değil, aynı zamanda derin bir toplumsal ve politik bilinç gerektirir. İşte tam da bu noktada Mahsun
Kırmızıgül devreye giriyor. Yılmaz Güney’in filmlerine duyduğu hayranlığı ve onun izinden gitme arzusunu
sık sık dile getiren Kırmızıgül, bu büyük projeyi gerçekleştirebilecek belki de en doğru isimlerden biri.
Mahsun Kırmızıgül’e Düşen Görev: Yılmaz Güney’i Anlatmak
Türk sinemasında toplumsal meseleleri cesurca ele alan Mahsun Kırmızıgül, Yılmaz Güney’in sinemasal
mirasını devam ettiren ender isimlerden biri olarak kabul ediliyor. Kırmızıgül’ün sinemasında, Güney’in
toplumcu gerçekçiliğine benzer bir anlatı dili bulunuyor. Bu nedenle Fatoş Güney’in ona güvenmesi ve
izin verebileceğini ifade etmesi, aslında bu projenin belki de en büyük engelinin ortadan kalkması
anlamına geliyor.
Mahsun Kırmızıgül, şu sıralar yeni projeleriyle meşgul olsa da, Yılmaz Güney’in hayatını beyaz perdeye
taşımak gibi büyük bir sorumluluğu üstlenmesi bekleniyor. Kapadokya’da devam eden çekimlerine ek
olarak, Star TV için hazırlayacağı başka bir projeyle de gündemde olan Kırmızıgül, aynı zamanda sahne
çalışmalarına da devam ediyor. Sinema ve müzik arasında kurduğu denge, onun çok yönlü bir sanatçı
olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Ancak, Yılmaz Güney gibi bir efsanenin hayatını anlatmak, belki de
kariyerinin en büyük meydan okuması olacaktır.
Türk Sinemasında Yılmaz Güney’in Mirası
Yılmaz Güney’in hayatını anlatan bir film, sadece onun hayat hikâyesini beyaz perdeye taşımakla kalmaz,
aynı zamanda Türk sinemasının devrimci damarına da bir saygı duruşu niteliğinde olur. Bugüne kadar
birçok yönetmen ve yapımcı bu projeyi hayata geçirmek istese de, Fatoş Güney’in onayı olmadan bu
girişimler başarısızlıkla sonuçlandı. Ancak şimdi, Mahsun Kırmızıgül’e duyulan güven ve ona verilen yeşil
ışık, Türk sinemasında beklenen bu büyük projeyi nihayet başlatabilecek potansiyele sahip.
Yılmaz Güney’in hayatını anlatan bir film çekilirse, bu yalnızca bir biyografi filmi olmaz; aynı zamanda bir
dönemin sosyo-politik atmosferini, toplumun mücadelelerini ve sinemanın gücünü anlatan bir başyapıt
olabilir. Mahsun Kırmızıgül’ün bu zorlu ama bir o kadar da onur verici görevi üstlenmesi, Türk sinemasına
yeni bir soluk getirebilir.
Sonuç: Beklenen Büyük Adım
Yıllardır havada kalan bu proje için artık somut adımlar atılabileceği yönünde umutlar yeşerdi. Mahsun
Kırmızıgül gibi yetenekli ve toplumsal konulara duyarlı bir yönetmenin Yılmaz Güney’in hayatını beyaz
perdeye taşımak için harekete geçmesi, sinemaseverler için büyük bir heyecan kaynağıdır. Güney’in eşi
Fatoş Güney’in de onayını alan bir proje, nihayet hayata geçirilebilir. Bu film, Türk sineması için
unutulmaz bir dönüm noktası olacaktır. Şimdi sıra Mahsun Kırmızıgül’de: Bu büyük efsaneyi beyaz
perdeye taşıyacak yetenek ve vizyon onda mevcut. Tüm gözler, bu cesur adımı atıp atmayacağını görmek
için Kırmızıgül’de.
Bu uzun köşe yazısı, Yılmaz Güney’in mirasını sinema açısından derinlemesine inceleyerek, Mahsun
Kırmızıgül’ün olası katkısını ele alıyor.

Hayatın Her Alanına Dair Haberler Hakkında Tarafsızca Doğru Bilgiye Ulaşmanın Yolu ! Bizi Okuyun Haberiniz Olsun !