Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla denize açılan Küresel Sumud Filosu, Akdeniz’de İsrail donanması tarafından durdurularak çevrildi. İsrail yetkilileri, filoya rotalarını değiştirmeleri gerektiğini, aksi takdirde gemilerin durdurulacağını ve el konulacağını açıkladı. Bu müdahale, uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandırdı ve özellikle Latin Amerika ülkelerinden sert tepkiler aldı.
Küresel Sumud Filosu yetkilileri ise geri adım atmayacaklarını belirterek, gemilerin sadece insani yardım taşıdığını vurguladı. Aktivistler, “Uluslararası sulardayız ve İsrail’in bizi durdurma yetkisi yok. Gemilerimiz sadece gıda ve tıbbi malzeme taşıyor, sivillere yardım etmek dışında herhangi bir niyetimiz bulunmuyor” açıklamasını yaptı. Filonun organizatörlerinden Thiago Avila, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı 18 yıllık ablukanın uluslararası hukuka aykırı olduğunu ifade ederek, “Bu bir dayanışma ve insani yardım misyonudur. Uluslararası hukuk çerçevesinde İsrail’in bizi durdurmaya hakkı yok” dedi.
Filonun Akdeniz’deki hareketleri ve İsrail donanmasının müdahalesi, bölgedeki diplomatik gerginliği artırdı. Uluslararası hukuk uzmanları ve insan hakları örgütleri, filonun faaliyetinin meşru olduğunu ve İsrail’in müdahalesinin hukuka aykırı olduğunu öne sürüyor. Aktivistler, Gazze’deki sivillerin yaşadığı insani kriz karşısında uluslararası toplumun daha duyarlı olması gerektiğini vurgularken, gemilerin taşıdığı yardım malzemelerinin acil ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasının önemine dikkat çekti.
Küresel Sumud Filosu’nun Akdeniz’deki ilerleyişi sırasında yaşanan bu gerilim, uluslararası medyada geniş yer bulurken, özellikle Latin Amerika ülkeleri ve bazı Avrupa devletleri tarafından İsrail’in eylemlerine karşı diplomatik tepkiler gündeme geldi. Aktivistler, barışçıl ve insani amaçlı misyonlarının, bölgedeki sivillere doğrudan destek sağlayacağını belirterek, İsrail’in müdahalesine karşı uluslararası hukuki yolları kullanacaklarını duyurdu.
Filonun rotasındaki bu gerilim, Gazze’ye yönelik insani yardım çabalarının önemini bir kez daha gözler önüne sererken, uluslararası toplumun müdahale ve yardım politikaları üzerinde yeni tartışmaların da başlamasına yol açtı. Gemilerdeki aktivistler, Gazze’deki sivillerin temel ihtiyaçlarını karşılamak için kararlılıkla ilerlediklerini ve insani yardım misyonlarını aksatmayacaklarını belirtti. Bu durum, bölgede hem diplomatik hem de insani açıdan ciddi bir odak noktası haline geldi.
