Türkiye ekonomisindeki çarpıcı tablo CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış tarafından Meclis gündemine taşındı. Kış, ekonomik göstergelerin alarm verdiğini, vatandaşın borç yükü altında ezildiğini ve icra dairelerinin adeta halkın çaresizliğinin simgesi haline geldiğini belirtti. “Adalet saraylarının koridorlarında ekonomi değil, çaresizlik yürüyor” diyen Kış, hükümetin sunduğu resmi rakamlarla sahadaki gerçeklerin büyük ölçüde farklı olduğunu vurguladı.
Her 4 Saniyede Bir Yeni İcra Dosyası
Kış, Adalet Bakanlığı verilerine göre 1 Ocak – 3 Ekim 2025 tarihleri arasında icra dairelerine toplam 7 milyon 651 bin yeni dosya geldiğini açıkladı. “Her 4 saniyede bir icra dosyası açılıyor, her dört saniyede bir umut sönüyor” diyen Kış, toplamda 24 milyon 668 bin icra dosyasının derdest durumda olduğunu ve bu dosyaların her birinin bir ailenin yoksulluk hikayesini yansıttığını söyledi. Kış, Türkiye’nin artık üretimle değil, borçla döndüğünü, en hareketli sektörün icra daireleri olduğunu vurguladı.
Bireysel Borçlar Rekor Seviyede
CHP’li vekil, vatandaşların bankalara ve finans kuruluşlarına olan bireysel kredi ve kredi kartı borçlarının toplamının 5 trilyon 304 milyar liraya ulaştığını kaydetti. Sadece 19–26 Eylül haftasında borç artışının 85,8 milyar lira olduğunu aktaran Kış, bireysel kredi borçlarının 2,7 trilyon, kredi kartı borçlarının ise 2,6 trilyon liraya yükseldiğini belirtti. TOKİ ve varlık yönetim şirketlerine olan borçlarla birlikte toplam yükün 5 trilyon 463 milyar lirayı bulduğunu söyleyen Kış, bu tablonun halkın değil, iktidarın tercih ettiği ekonomik modelin sonucu olduğunu ifade etti.
Faiz Yükü Vatandaşın Omuzunda
Kış, yüksek faiz ortamına da dikkat çekti ve 2025’in ilk sekiz ayında vatandaşların sadece faiz ödemeleri için 773,3 milyar lira harcadığını söyledi. Bunun 454,5 milyar lirasının kredi faizine, 318,8 milyar lirasının kredi kartı faizine gittiğini belirten Kış, “Bir yılda 773 milyar lira faiz ödemesi… Bu parayla tüm Türkiye’ye bir yıl ücretsiz doğalgaz verilebilirdi. Ama iktidar tercihini vatandaşın refahından değil, sıcak paranın keyfinden yana yaptı” ifadelerini kullandı. Ayrıca, yıl sonunda ödenecek toplam faizin 1,2 trilyon lirayı aşmasının beklendiğini belirten Kış, faizle dönen ekonominin halkın emeğini tükettiğini vurguladı.
Bankalar Kazanırken Vatandaş Kaybediyor
Kış, bankacılık sektörünün kazançlarına da dikkat çekerek, “2024’ün ilk 8 ayında bankacılık sektörü 563,4 milyar lira net kar elde etti. Vatandaşın cüzdanı boşalırken bankaların kasası doldu. Kamu bankalarının kârı yüzde 138,7 arttı. Bu durum bankaların becerisi değil, iktidarın tercihinin sonucudur” dedi.
Küçük İşletmeler ve Tarım Sektörü Borç Yükü Altında
Milletvekili, küçük ve orta boy işletmelerin kredi borcunun 5,56 trilyon, tarım sektörünün borcunun ise 1,1 trilyon liraya ulaştığını belirtti. “Köylü artık ürün değil, borç biçiyor. Esnaf dükkanını değil, krediyi döndürmenin derdinde. 859 milyar liralık kısmı kamu bankalarına, 234 milyarı özel bankalara olan tarım borcu, üretimin değil, kötü yönetimin sonucudur. Tarım politikaları çökmüş, köylü toprağa küsmüştür” dedi.
Ekonomik Kriz Sosyal Krize Dönüşüyor
Kış, hükümetin resmi verilerle tabloyu olduğundan iyi gösterdiğini, ancak sahadaki gerçekliğin dramatik olduğunu söyledi: “TÜİK allık sürüyor, Merkez Bankası pudra çekiyor ama gerçek ekonomi aynaya bakınca aynı yüz: yorgun, borçlu, umutsuz. Vatandaşa umut değil, faiz satılıyor. İktidar başarı hikayesi yazıyor ama halk icra tutanağı imzalıyor. Bu tabloyu düzeltecek olan rakam oyunu değil, siyasi akıl değişimidir. Ekonomi iyi gidiyor diyorlar, peki kimin için?”
Kış, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “7 milyon yeni icra dosyası, 5,5 trilyon borç, 773 milyar faiz… Bunlar bir ülkenin büyüme değil, çöküş rakamlarıdır. Biz CHP olarak, halkı yeniden ekonominin öznesi yapana kadar bu tabloyu unutturmayacağız. Çünkü bu ülke bankaların değil, emekçilerin omzunda yükselecek.”


















