İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, döviz teşviklerini kötüye kullanarak sahte şirketler üzerinden altın ve gümüş ticaretinde usulsüzlük yapan örgütlü yapıya yönelik büyük bir operasyon gerçekleştirildi. Operasyon çerçevesinde 23 şüpheliden 21’i gözaltına alınırken, 2 kişi firari olarak aranmaya başlandı. Yapılan incelemelerde, usulsüz işlemler sonucunda yaklaşık 100 milyar TL kamu zararı oluştuğu tespit edildi.
Operasyonun Detayları
Soruşturma raporlarına göre, örgütlü yapının 2023–2024 yılları arasında Dahilde İşleme Rejimi kapsamında tonlarca altın ve gümüş ithal ettiği, ancak bu ürünlerin büyük kısmının mevzuata aykırı şekilde yurt dışına çıkarılmadığı belirlendi. Altın levha olarak beyan edilen ürünlerin pirinç veya imitasyon altınla değiştirildiği tespit edildi. Sahte belgeler ve yanıltıcı kayıtlar kullanılarak haksız kazanç sağlandı ve bu işlemlerle kamuya yaklaşık 100 milyar TL zarar verildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, suç örgütünün örgütlü şekilde döviz teşviklerini suiistimal ettiği, ikinci ve üçüncü şahıslar üzerinden yeni şirketler kurarak altın ve kıymetli maden ticaretinde kota ve mevzuat dışı işlemler yaptığı vurgulandı.
Şüpheliler ve Yasal İşlemler
Operasyon kapsamında, 23 şüpheliye yönelik olarak aşağıdaki suçlamalar yöneltildi:
Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma
Suç Örgütüne Üye Olma
Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Zararına Nitelikli Dolandırıcılık
1211 Sayılı TCMB Kanunu ve Tebliğlerine Muhalefet
4749 Sayılı Kamunun Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanuna Muhalefet
1567 Sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanuna Muhalefet
Operasyon kapsamında eş zamanlı gözaltı, arama, yakalama ve el koyma talimatları verildi. Şüphelilerin ikametleri ve şirket merkezlerinde yapılan aramalarda, sahte belgeler, dijital kayıtlar, taşınır ve taşınmaz mallara el konuldu.
Operasyonun Önemi ve Kamuya Yansımaları
Uzmanlar, Türkiye’de döviz teşviklerinin ve altın ticaretinin suiistimal edilmesinin ekonomiye ciddi zararlar verdiğini vurguluyor. Soruşturma, sahte belgeler ve imitasyon ürünlerle gerçekleştirilen kamu zararı yaratan usulsüzlüklerin tespiti açısından büyük önem taşıyor.
Yetkililer, firari şüphelilerin yakalanması ve soruşturmanın devam etmesiyle birlikte, benzer yasa dışı işlemlerin önlenmesi ve mali düzenin korunması açısından operasyonun kritik bir adım olduğunu belirtti.


















