İstanbul Büyükçekmece Adliyesi’nde yaşanan 154 milyon liralık dev vurgun olayı, son yılların en dikkat çeken adli suçlarından biri olarak gündeme damgasını vurdu. Adli emanet kasasından çalınan 25 kilogram altın ve 50 kilogram gümüş, büroda görevli katip Erdal Timurtaş tarafından adım adım planlanarak gerçekleştirildi. Timurtaş, eşi ve iki çocuğu ile birlikte olayı takiben İngiltere’ye kaçtı.
Olayın ayrıntıları, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında netleşti. Adli emanetteki kasaların sorumlusu katip Kemal Demir gözaltına alındı. Yapılan incelemelerde, Timurtaş’ın altın ve gümüşleri çöp poşetlerine yerleştirip, adliye koridorlarında evrak taşımak için kullanılan tekerlekli arabayla çıkararak bürodan çıkardığı belirlendi. Kasaların boş olduğu, 1 Aralık’ta yapılan rutin denetim sırasında ortaya çıktı. Timurtaş’ın yıllık izne çıktığını ve uzun süredir işe gelmediğini söylemesi, durumdan şüphelenen görevli Cumhuriyet Savcısı tarafından kasaların açılmasını sağladı.
Soruşturma kapsamında, çalınan emanetlerin önceki altın kaçakçılığı olaylarıyla bağlantılı olabileceği ve toplam değerinin 154 milyon TL (yaklaşık 2,7 milyon sterlin) olduğu tespit edildi. Erdal Timurtaş ve Kemal Demir hakkında gözaltı ve yakalama kararı çıkarıldı. Timurtaş’ın eşi Esma Timurtaş’ın, Esenyurt’ta ücret karşılığı ders verdiği ilkokulda çevresine “Vizemizi aldık, İngiltere’ye yerleşeceğiz” dediği öğrenildi. Polis, okul ve çevresindeki tüm kameraları incelemeye aldı.
Erdal Timurtaş’ın arkadaşlarına attığı “Malları sattım. Allah çarşınızı pazar etsin” mesajı, olayın boyutunu ve kişisel tutumunu gözler önüne serdi. Adli emanette 2 ayda bir yapılan rutin denetimler sırasında hırsızlığın daha önce fark edilmemesi, planın ne kadar dikkatlice yürütüldüğünü ortaya koyuyor.
Soruşturma halen devam ediyor ve polis, adliye personeli dahil tüm şüphelilerin ifadelerini alarak, evlerinde aramalar yapmaya devam ediyor. Olay, Türkiye’de adli emanet güvenliği ve bürokratik denetim mekanizmaları açısından önemli bir uyarı niteliği taşıyor.
154 milyon liralık vurgun, hem kamuoyunda büyük yankı uyandırdı hem de adli denetimlerin önemini bir kez daha gündeme taşıdı.


















