Her kadının içinde doğuştan gelen bir bilgelik, bir sezgi, bir yaratım gücü vardır. Bu güce dişil enerji diyoruz. Ama çoğumuz, bu enerjinin farkında bile olmadan yaşıyoruz. Modern hayatın koşturmacası, görevler, beklentiler, roller… Kadınlar olarak çoğu zaman “yapan”, “yetiştiren”, “halleden” rolünü o kadar benimsiyoruz ki, içimizdeki “olma” halini unutuyoruz.
Ben bir enerji terapisti olarak, kadınların en derin ihtiyacının yeniden “hissetmek” ve “akmak” olduğunu gözlemliyorum. Dişil enerji; yumuşaklığı, sezgiyi, kabullenmeyi ve yaratmayı temsil eder. Ama bu yumuşaklık asla bir zayıflık değil; bilakis bir güçtür. Akışta kalabilmek, teslimiyet gösterebilmek, kendini olduğu haliyle kabul edebilmek büyük bir cesaret ister.
Dişil Enerjiyi Uyandırmanın 4 Şifalı Yolu
🌸 1. Yavaşla ve Dinle
Kendine her gün birkaç dakikalık bir alan aç. Kalbin ne diyor? Ruhun neye özlem duyuyor? Zihnini susturup iç sesini dinlediğinde, kendi rehberliğini fark edeceksin.
🌸 2. Ritüellerle Bağ Kur
Aura ve enerji alanını temizle, ay döngülerini takip et, gül yağıyla kalp çakranı şımart. Ritüeller, dişil enerjiyi onurlandırmanın kadim yollarıdır.
🌸 3. Hislerini Bastırma, Hisset
Duygularını bastırmak seni güçlü yapmaz. Asıl güç, hissettiklerini kabul edip onlara alan açabilmektir. Üzgünsen ağla, neşeliysen kahkaha at. Bu akış, dişil enerjini besler.
🌸 4. Yaratıcılığı Kucakla
Yemek pişirirken, dans ederken, bir şey üretirken içinden akan o ilham, dişil enerjinin bir yansımasıdır. Yaratmak için sanatçı olman gerekmez. Yaratıcılığın ta kendisisin.
Kadın olmak bir armağan. Dişil enerjini onurlandırmak ise bu armağana sahip çıkmaktır. Sen özüne döndüğünde, sadece kendini değil, çevreni, aileni, dünyayı da şifalandırırsın. Çünkü kadın, varlığıyla dönüştürür.
Unutma: Gücün, yumuşaklığında gizli.
Işıkla, sevgiyle…
Simay Ohara / Enerji terapisti