MAGAZİN MÜDÜRLERİ DE YANLIŞ SÖYLER
Sosyal medyada gezinirken, değerli dostum Ali Eyüboğlu’nun bir paylaşımına rastladım. 2004 yılına ait bir röportaj… O dönemde Milliyet’in eklerinden bir arkadaşımız, magazin müdürleriyle bir söyleşi yapmış. Ali de bu eski röportajı yeni fark etmiş veya paylaşmış olabilir; net değil. Ancak röportajı dikkatlice incelediğimde, gözümden kaçmayan bazı detaylar oldu. Röportajda magazin müdürleri, kendi başarılarından ve ekiplerinin işlerinden bahsediyor. Elbette, o dönemde Milliyet Magazin Müdürü olan Ali Eyüboğlu da Milliyet ekibinin çıkardığı önemli haberleri sıralamış. Ancak, söylenenlerin arasında bazı eksikler dikkatimi çekti. Örneğin, dönemin en çok konuşulan haberlerinden biri olan Deniz Akkaya’nın yataklı vagon haberi… Ya da Demet Akkaya’nın Ankara kaçamağı… Bu haberlerin ekip çalışmasının ürünü olduğu çok açık. Ancak Ali’nin bu haberlerde emeği geçen diğer meslektaşlarının isimlerini anmamış olması beni biraz üzdü. Belki bir unutkanlık, belki bir ihmalkârlık… Ancak okurlar unutmaz.
Daha sonra röportajda bahsi geçen Akmerkez’deki kişiye özel defile haberi dikkatimi çekti. Yine aynı durum: Bu özel haberin arka planında çalışan, emek veren isimler anılmamış. Hâlbuki böyle bir anma, ekip ruhunu göstermek ve o dönemki başarıları onurlandırmak açısından çok önemli olurdu.
GÖZ ARDI EDİLEN BAŞARILAR
Milli Takım Japonya’ya giderken uçakta yaşanan türbülans olayı, magazin dünyasında önemli bir yankı uyandırmıştı. Bu olay, sıradan bir haber değil, özel bir habercilik örneğiydi. Ancak bunun da röportajda atlanmış olması, hayal kırıklığı yaratıyor.
Başka bir örnek daha vereyim: Barış Koçaoğlu’nun rüyalar âleminde olduğunu iddia eden haber… Bu haberin arka planındaki detayları bizzat ben takip etmiştim. Seyhan Soylu ve Yıldırım Aktuna ile ilgili fotoğrafları çeken de bendim. Haber, tamamen benim emeğimle ortaya çıkmıştı. Bu kadar emek veriliportaya çıkan bir haberin göz ardı edilmesi veya unutturulması hiç hoş değil. Derya Tuna ve Yasemin Kozanoğlu’nun başrolde olduğu haberi de Selim Akçin’ın yaptığı güzel işlerden Biriydi. Ama burada da eksik var: Kemal Derviş’in nişan haberi… Bu, Milliyet ekibinin patlattığı en önemli magazin haberlerinden biriydi. Ancak bu önemli gelişmenin adı bile geçmiyor. Selim’in röportajda isim vermemesi belki doğaldır, ama o dönemde bu haberlere emek veren kişilerin onore edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
BİR DÖNEMİN GECELERİ
15 yıl boyunca gece muhabirliği yaptım. Sayısız özel habere imza attım. O dönem, magazin dünyası
bambaşkaydı. Muhabirler, özel haber yakalayabilmek için gece gündüz çalışır, her detayın peşinden koşardı. Bugünse gece muhabirliği anlayışı çok farklı bir noktada. Eski heyecan ve tutku, yerini monoton bir işleyişe bırakmış gibi görünüyor.
Eskiden magazin muhabirliği, büyük bir özveri ve yaratıcılık gerektiriyordu. Örneğin, bir ünlünün gizlice yaptığı bir kaçamak haberi, sabaha kadar süren bir takip gerektirebilirdi. Şimdiyse işler değişti. Gelin arabalarının önünü kesip para isteyenlerden bile haber yapan muhabirler görüyoruz. Bu değişim, ister istemez sektörün kalitesini ve itibarını zedeliyor.
Bugün geriye dönüp baktığımda, o yılların gazeteciliğine duyduğum özlemi daha iyi anlıyorum. Dönemin röportajlarını yeniden gözden geçirmek, hem kendi kariyerimi hem de mesleki değerlerimizi hatırlatıyor.
Umarım gelecekte, haberciliğin eski özverili ruhu yeniden canlanır ve bizler de bu dönüşümün bir parçası oluruz.