Rusya hem Fransa hem de İngiltere büyükelçisini Dışişleri Bakanlığı’na davet etti, ikisine de çok sert uyarılarda bulundu ve bazı konularda açıklama istedi. Moskova kulislerinden medyaya yansıyanlara göre Rusya Dışişleri Bakanı, her iki büyükelçiye de “Askerlerinizin Ukrayna’da olduğunu biliyoruz. Bu askerleri oradan çekin. Yoksa bu doğrudan savaş ilanı kabul ederiz” dedi.

Bu söylentinin ne derecede doğu olup olmadığı ileride ayyuka çıkacaktır. Fakat Rusya’nın resmi açıklamaları dahi yenilir yutulur cinsten değil. Rusya’nın resmi açıklamasında İngiltere’ye “İngiliz Askeri Tesisleri Ukrayna’da veya ötesinde artık hedefimizde olacaktır. Eğer İngiltere silahlarını Ukrayna’ya verir ve bu silahlar da Rus askerlerine karşı kullanılırsa, İngiltere artık hedefimiz haline gelir” dediği bildirildi.

Hatırlanacağı üzere İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron geçtiğimiz günlerde Ukrayna’yı ziyaret etmiş ve orada 3 milyar sterlinlik yani yaklaşık 4 milyar dolarlık bir askeri yardım paketi vaadinde bulunmuştu. Ziyaretin hemen ardından da sözünü tutarak vadettiği yardım paketinin ilk kısmı Ukrayna’ya yollanmıştı.

Cameron, ziyareti sırasında “Bundan sonra bizim size verdiğimiz silah ve mühimmatlarla Rus topraklarını istediğiniz gibi vurabilirsiniz. Nereyi nasıl vuracağınıza siz karar vereceksiniz, biz değil” şeklinde bir hayli cüretkar bir laf etmişti. Uzmanlar, Cameron’un söz konusu açıklamasını iki yılı aşan savaş sürecinin en radikal çıkışlarından biri olduğu kabul ediliyor. Çünkü savaşın başında beri İngiltere, Almanya, Fransa ve ABD başta olmak üzere bütün batı dünyası, Ukrayna’ya verdikleri silahların sadece Ukrayna toprakları içerisinde kullanılmasına müsaade etmişlerdi. Kırım’ı da Ukrayna toprağı saydıkları için burada da silahların kullanılmasına izin vermişlerdi.

Fakat İngiltere Dışişleri Bakanı sarf ettiği bu sözle, savaşın başından beri devam eden yasağı kaldırmış oldu. Daha açık ifade etmek gerekirse İngiltere, Ukrayna’ya “Verdiğimiz silahları canınız nasıl istiyorsa öyle kullanabilirsiniz. İster Moskova’yı ister Saint Petersburg’u vurun, isterseniz Kırım’a saldırın” diyerek Ukraynalılara açık çek verdi. Rusya o gün bu açıklamayı bir saldırı işareti olarak kabul ederek kınadı. Ancak Pazartesi günü Rusya Dışişleri Bakanlığı, İngiltere’nin Moskova’daki büyükelçisini bakanlığa davet ederek İngiltere büyükelçisine “Bir açıklama bekliyoruz. Cameron’ın bu sözleri ne anlama geliyor? Basına yansıdığı şekilde mi anlamamız gerekiyor? Bu konuda bize bir açıklama yapın” talebinde bulundu ve “Eğer sizin verdiğiniz silahlar Ukrayna tarafından kullanılır ve Rusya topraklarını hedef alır ise Ukrayna topraklarında ve ya Ukrayna dışındaki herhangi bir yerdeki bütün İngiliz askeri tesisleri ve ekipmanları hedefimiz haline gelir. Bundan sonra gerek Ukrayna’da gerekse Ukrayna dışında her nerede olursa olsun İngiliz askeri tesisleri hedefimiz olur. Çünkü bu şekilde siz de bu savaşın fiilen bir parçası olmuş olursunuz” diye adeta tehdit etti.

Rusya Dışişleri Bakanlığı, Cameron’un açıklamalarını düşmanca, kışkırtıcı ve saldırgan olarak niteledi. Şimdi Rusya, İngiltere’den geri adım istiyor ve Rus yetkililer “Savaş başladıktan sonra bize bazı teminatlar verilmişti ve bu teminatlardan bir tanesi de batının silahlarının Rusya toprakları içerisinde kullanılmayacağı idi. Batı bu konudaki politikasını gözden geçirmez ise bu doğrudan bir savaş anlamına gelir” diyor.

Rusya Dışişleri Bakanlığı yetkilileri konu hakkındaki görüşlerini hem İngiliz hem de Fransız Büyükelçisine ifade ettiler. Büyükelçilerin Dışişleri Bakanlığı’na giriş ve çıkışlarında oldukça gergin gözükmeleri Rus medyasında fazlasıyla yer aldı. Medyaya yansıyan görüntülerde elçilerin özellikle çıkışta sıkkın olduğu görülüyordu. Bütün bu yaşananlar Rusya ile Fransa’nın ve Rusya’yla İngiltere’nin ilişkilerinin geldiği son noktayı göstermesi açısından da oldukça önemli. Moskova’nın artık “Yeter!” dediği noktaya doğru geliniyor. Batı ile Rusya arasında doğrudan bir savaş, doğrudan bir çatışma çok yakın gözüküyor. Bunu ancak iki tarafın da sağduyusu önleyebilir.