Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye’nin gündeminden düşmeyen 8 yaşındaki Narin cinayetinin ardından devam eden soruşturma ve yargı süreci hakkında açıklamalarda bulundu. Bakan Tunç, soruşturmanın her aşamasının titizlikle ve şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü vurguladı. Ayrıca, adaletin tecelli etmesi adına hukuki süreçlerin en doğru şekilde ilerlediğini belirtti.
Tunç, kamuoyunun davaya duyduğu ilgiyi anlayışla karşıladığını ifade ederek, “Bu süreçte atılan her adım, doğru bir şekilde denetleniyor ve yargı süreci eksiksiz olarak işlemeye devam ediyor. Gerekçeli karar açıklandığında, tüm halkımız bu davanın sonucuna ve kararın dayandığı gerekçelere tamamen hakim olabilecektir. Adaletin en şeffaf şekilde sağlanması için gereken her türlü adım atılmaktadır” şeklinde konuştu.
Bakan Tunç, toplumun adaletin sağlanmasına duyduğu güvenin sarsılmaması için tüm hukuki yolların açık olduğunu ve sürecin sonuna kadar her türlü yasal adımın atılacağını belirtti. Ayrıca, yargı sürecinin sonucunun adaletin gerekliliklerine uygun olarak netleşeceğini ifade ederek, sabırlı olunması gerektiğini ve kamuoyunun sürece olan güveninin önemli olduğunu sözlerine ekledi.
Yılmaz Tunç’un açıklamaları, davaya olan toplumsal ilgiyi ve merakı daha da artırmışken, hukuki süreçlerin şeffaf bir şekilde işlemesi gerektiği mesajını da net bir şekilde verdi.
Diyarbakır’ın Tavşantepe köyünde kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni dere yatağında bulunan 16 yaşındaki Narin Güran’ın cinayetiyle ilgili dava sonuçlandı. Mahkeme, kamuoyunda büyük yankı uyandıran bu davada, sanıklara verilen cezaları açıkladı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPİS CEZALARI
Mahkeme, sanıklar amca Salim Güran, anne Yüksel Güran ve ağabey Enes Güran’ı “iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Savcının mütalaasında aynı suçtan ceza talep edilen diğer sanık Nevzat Bahtiyar ise “delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezası aldı.
ADALET BAKANI’NDAN AÇIKLAMALAR
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, davayla ilgili değerlendirmelerde bulunarak soruşturmanın titizlikle ve şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü ifade etti. Bakan Tunç, “Soruşturma sürecinde DNA testleri, kamera kayıtları ve HTS verileri gibi tüm deliller eksiksiz bir şekilde toplandı. Bu deliller, sanıkların suçlarını açıkça ortaya koydu. Mahkeme, davayı kısa sürede sonuçlandırarak kamu vicdanını tatmin edecek bir karar verdi.” dedi.
Bakan Tunç, gerekçeli kararın yayımlanmasının ardından tartışmaların son bulmasını beklediklerini belirterek, “Gerekçeli kararda, hangi delillerin hangi suçlamaları desteklediği açık bir şekilde görülecek. Bu da kamuoyundaki tartışmalara açıklık kazandıracaktır.” ifadelerini kullandı.
DELİL KARARTMA SORUŞTURMASI DEVAM EDİYOR
Narin Güran cinayeti kapsamında delil karartma girişimleriyle ilgili ayrı bir soruşturmanın devam ettiğini açıklayan Bakan Tunç, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bu soruşturmada şu ana kadar 8 kişinin tutuklandığını bildirdi. Soruşturma tamamlandıktan sonra gerekli iddianamenin hazırlanacağını da sözlerine ekledi.
“DARALTILMIŞ BAZ UYGULAMASI” VE DELİLİN ÖNEMİ
Bakan Tunç, davada kullanılan delillerin önemine dikkat çekerek “Daraltılmış Baz Uygulaması” hakkında bilgiler paylaştı. Bu yöntemin, kişilerin cep telefonu sinyallerinden yola çıkarak bulundukları en yakın yerin bilimsel olarak belirlenmesine imkân tanıdığını söyledi. “HTS kayıtları gibi deliller, bilimsel yöntemlerle desteklenip çürütülemediği sürece geçerliliğini korur. Ayrıca mahkemenin dayandığı DNA analizleri ve ifadeler gibi diğer deliller, sürecin titizlikle yürütüldüğünü göstermektedir.” diye konuştu.
KAMU VİCDANINI TATMİN EDEN KARAR
Davada karar, iki duruşmada alınarak sürecin hızlıca sonuçlanması sağlandı. Mahkeme kararının adaletin yerini bulduğunu belirten Bakan Tunç, “Bu dava süreci, kamuoyunun yakından takip ettiği bir meseleydi ve mahkemenin hızlı, adil ve şeffaf bir şekilde çalışması, toplumun adalete olan güvenini pekiştirdi.” dedi.
SORUŞTURMA SÜRECİNE GENEL BAKIŞ
Narin Güran cinayeti, toplumu derinden etkileyen ve hukuki süreci dikkatle takip edilen bir olay olarak tarihe geçti. Mahkemenin verdiği karar, hem aile hem de kamuoyu için önemli bir adalet arayışının sonucu olarak değerlendiriliyor. Delillerin dikkatlice incelenmesi ve süreçteki titizlik, hukukun üstünlüğü ilkesine uygun bir şekilde sonuca ulaşılmasını sağladı.
Adalet Bakanı Tunç’un sözleri, bu tür davalarda hukukun etkin işleyişine dair güvenin artırılmasına yönelik mesajlar içeriyor. Davanın gerekçeli kararının açıklanmasıyla kamuoyundaki tartışmaların netlik kazanması bekleniyor.
Kaynak: medyaradar
