Türkiye’de futbol yönetimi, uzun yıllardır çeşitli dönemlerde tek aday ile gerçekleştirilen Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) başkanlık seçimlerinden, bu yıl itibarıyla rekabetçi bir seçim sürecine evriliyor. 2006 yılında yapılan iki adaylı son seçimden bu yana, TFF başkanlığı genellikle tek adaylı seçimlerle belirlenmişti.
Mehmet Büyükekşi 18 Temmuz’da yapılacak seçimde yeniden başkanlık için adaylığını koymuş durumda. UEFA İcra Kurulu Üyesi olan Servet Yardımcı da resmen başkanlık için adaylığını ilan etti.
10Haber’in aktardığına göre, Servet Yardımcı, adaylığını açıklamadan önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşmede futbolun başına geçmek istediğini belirtmiş ve Erdoğan’dan “Yolun açık olsun. Hayırlısı” şeklinde bir yanıt almış.
Mevcut Başkan Mehmet Büyükekşi, Erdoğan’ın desteğini alarak seçimi kazanmayı umuyor. Bu çerçevede, Almanya’dan dönüşte cuma namazında Cumhurbaşkanı ile birlikte görüntü vermiş ve bu durum, siyasi desteğin önemini yansıtan bir hareket olarak değerlendirilmiş.
Konuşulanlara göre, Mehmet Büyükekşi’nin Cumhurbaşkanı ile yaptığı görüşme sonrasında, Servet Yardımcı da Erdoğan’dan benzer bir randevu talep etmiş ve aynı “Hayırlı olsun” yanıtını almış. Bu iki adayın ziyaretleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın futbol dünyasındaki gelişmelere olan mesafeli duruşunu da gösteriyor. Erdoğan, “Kendi başkanınızı seçin, benim kapıma dayanmayın” diyerek futbolun iç meselelerine karışmamayı tercih ediyor.
Kulüplerin tutumları ise oldukça değişken. Bir gün bir adayı destekleyen takımlar, diğer gün karşıt bir tutum sergileyebiliyor. Örneğin, Galatasaray geçmişte Büyükekşi’yi eleştirirken, şu an onun arkasında duruyor. Fenerbahçe ve Beşiktaş gibi kulüpler ise Servet Yardımcı’ya desteklerini açıkça belirtmiş durumdalar.
Bu bağlamda, futbol dünyasında zeminin kaygan olduğu ve kulüplerin tutumlarının seçim sonuçlarını doğrudan etkileyebileceği bir ortam bulunuyor. Seçimlerin sonucu, hem TFF’nin gelecekteki yönetimini hem de Türk futbolunun ulusal ve uluslararası arenadaki konumunu belirleyecek.