Bilinç altı Sigmund Freud tarafından psikanaliz kuramında geliştirilmiş bir kavramadır.
Beden, zihin ve ruh bütünlüğü açısından yakından ilişkili olan bu sistem pek çok travma açısından sağlıklı çözümler doğurmaktadır. Holografik evrenler olarak tanımlanan bilinçler bütününden bir araya gelerek ortaya çıkan tüm canlıların bilinçleri evrende farklı bir enerji açığa çıkartarak kollektif bilinci oluşturur. İçerisinde bulunduğumuz koşulları nihai olarak seçimlerimiz belirlerken zihnimizden çıkan bir düşünenin ışık hızında sonsuz bir karanlığı oluşturduğunu biliyoruz.
Yakın zamanda tüm bilim camiasında okyanuslarda yapılan keşifler henüz açıklanmamış olsa da insan doğasını yakından ilgilendiren canlı mekanizması hakkında net ipuçları verir.
NASA okyanusları keşfetmeyi neden bırakmış olabilir ?
1958 tarihinde okyanuslarla ilgili olan keşfini durdurup yönünü uzaya çeviren bilim insanları gerçekten bu keşfi durdurmuş olabilir mi ? Titan deniz altı manipülasyonları bittiğine göre tüm dünyayı yerinden oynatan bu gizemin aslında önemli bir sırrı da derinliklerinde sakladığını bilincimizin çok iyi bildiği fakat insan doğası gereği etkileşim içerisinde kendi bilincini Freud tarafından süper-ego olarak tanımlanan zihin hapishanesine kapattığı gerçektir. Bilinç durdurulamaz pek çok şeyi kanıtlar ile tanımlayan fakat içinde hiçbir kuşku olmadan bu manipülasyonlara izin veren topluluklar aslında onları ilahlaştırıyor. Pek çok şeyi bildiğimizi sanıyoruz oysaki okyanuslar gibi insan bilinci de derinliklerinde 1.14 katrilyon kadar altın bulunduruyor…
