1. Haberler
  2. Haberkonseyi
  3. Eğlence Sektörünün “Yaramaz Çocuğu”: İzzet Çapa İstanbul’un Gece Nabzını Yeniden Yazıyor

Eğlence Sektörünün “Yaramaz Çocuğu”: İzzet Çapa İstanbul’un Gece Nabzını Yeniden Yazıyor

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İstanbul’un gecesi artık bambaşka bir tempoda atıyor. Eskiden “şehrin ışıkları” dediğimiz o büyü, son

yıllarda biraz sönmüştü. Ta ki bir isim yeniden sahneye çıkana kadar: İzzet Çapa.

Eğlence sektörünün “yaramaz çocuğu”, elindeki görünmez sihirli değnekle, dokunduğu her mekanı

birkaç hafta içinde şehrin en popüler adresi haline getiriyor. Kimine göre deli cesaretine sahip bir

vizyoner, kimine göre İstanbul’un gecesini yeniden dirilten bir büyücü… Ama herkesin hemfikir

olduğu tek bir şey var: İzzet Çapa’nın olduğu yerde eğlence asla sıradan değil.

 

İlk İzler: Eski Mekanlar, Yeni Ruhlar

İzzet Çapa’nın hikâyesi, bugünün ışıltılı Pera’sında başlamadı. Yıllar önce açtığı ilk mekanlarla sektörde

adını duyurmuş, kendi tarzını ortaya koymuştu.

Bir dönem Nişantaşı’nda açtığı mekân, kısa sürede “gidilmesi gereken yer” listelerinin başına

yerleşmişti. Sadece iyi müzik ya da kaliteli içeceklerle değil, atmosferiyle fark yaratmıştı. İçeri

girdiğinizde hissettiğiniz o enerji, o “burası farklı” duygusu, aslında Çapa’nın imzasıydı.

O dönemden bugüne değişmeyen tek şey, onun “mekân” anlayışı. Çünkü İzzet Çapa için bir mekân

dört duvardan ibaret değil; bir ruh, bir hikâye, bir enerji alanı.

 

Capa Pera: Yer Bulmak Mümkün Değil

Ve şimdi sahnede: Capa Pera.

İstanbul’un kalbi Beyoğlu’nda, tarih kokan bir binada açılan bu yeni mekan, daha ilk haftasında

şehirde küçük bir deprem yarattı. Sosyal medyada herkes aynı şeyi söylüyor:

“Rezervasyon bulmak imkânsız!”

Geceleri kapısında kuyruklar oluşuyor, içeride ünlülerle influencer’lar aynı masada eğleniyor.

Fotoğraflar, story’ler, etiketler derken Capa Pera, sadece bir mekân değil, bir “eğlence fenomeni”

haline geldi.

Dekorasyondan menüye kadar her detayda İzzet Çapa’nın vizyonu hissediliyor. Şık ama samimi,

modern ama nostaljik… Kısacası, Capa Pera İstanbul’un gece hayatına yeni bir soluk getirdi.

 

✨ Sihirli Dokunuş: Mekânları Bir Numara Yapan Formül

İzzet Çapa’nın en çok konuşulan yönü, elindeki o “görünmez sihirli sopa.”

Nasıl oluyor da her projesi başarıya ulaşıyor?

Cevap basit: O, sadece mekân açmıyor; mekân yaratıyor.

Işıklandırmadan müzik seçimine, garson kıyafetlerinden menü tasarımına kadar her detay bir

hikâyenin parçası. Açılış geceleri sadece parti değil, bir “olay”. İnsanlar oraya yalnızca eğlenmeye

değil, bir deneyim yaşamaya gidiyor.

Ve bu yüzden de her yeni mekânı, birkaç hafta içinde “şehirde konuşulan yer” haline geliyor.

Kısacası, İzzet Çapa dokunuşu bir marka, bir kalite göstergesi.

 

Yeni Dönem: Eğlence Sektörünün Yeni Fahrettin Aslan’ı mı?

Bazı çevreler ona şimdiden “Yeni Fahrettin Aslan” diyor.

Tıpkı Fahrettin Aslan’ın Maksim Gazinosu ile bir döneme damga vurduğu gibi, İzzet Çapa da

günümüzün eğlence anlayışını baştan yazıyor.

Ama fark şu: Aslan’ın dönemi masa şovları ve gazino kültürüydü. Çapa’nın dünyası ise dijital çağın

enerjisiyle besleniyor. Sosyal medya paylaşımları, davetli listeleri, özel temalı geceler, influencer

etkinlikleri…

Çapa, nostaljiyi modernlikle buluşturuyor. Gece hayatını hem lüks hem de ulaşılabilir hale getiriyor.

İstanbul’un yeni nesil “gece insanı”nın ruhunu yakalıyor.

 

Risk Almaktan Korkmuyor

Birçok yatırımcı eğlence sektöründe “güvenli” adımlar atarken, İzzet Çapa tam tersini yapıyor.

Yeni fikirlerden, sıradışı konseptlerden asla korkmuyor. Bazen lokasyon bile başlı başına bir risk oluyor

ama o “doğru hikâyeyi” bulduğunda, şehrin akışını değiştiriyor.

Bugün birçok mekan sahibi onun adımlarını yakından takip ediyor. Çünkü herkes biliyor: Çapa neye

elini değdirirse, orası konuşuluyor.

O sadece mekan açmıyor, sektöre enerji, vizyon ve cesaret katıyor.

 

Mekân Kültürünü Yeniden Tanımlıyor

İzzet Çapa için bir mekân, insanların sadece içki içip dans ettiği yer değil; bir duygunun yaşandığı

alan.

Capa Pera gibi mekanlarında müzik, dekor, misafir profili ve servis anlayışı bir senfoninin parçaları gibi

işliyor. O yüzden insanlar bir kez gidip “bitti” demiyor; tekrar tekrar dönüyor.

Bir mekânı sadece “popüler” değil, “kült” hale getirmek de işte bu bütünlükten geçiyor.

 

Magazin Tadında Son Söz: Gece Hayatının Ritmini O Belirliyor

İstanbul’un gece hayatında artık iki tür mekan var:

Birincisi sıradan olanlar, ikincisi ise İzzet Çapa dokunuşlu olanlar.

Onun mekânlarında sadece eğlence yok; bir tarz, bir hikâye, bir İstanbul ruhu var.

Capa Pera, şehrin gecesini yeniden canlandırırken, eğlence dünyasına da yeni bir standart

kazandırıyor.

Bir dönem Maksim Gazinosu neyse, bugün Capa Pera odur.

Ve kim ne derse desin, İzzet Çapa İstanbul’un gece hayatının kalbini yeniden attırıyor.

Üstelik öyle bir ritimle ki, şehirde herkes aynı şeyi konuşuyor:

“Çapa’nın yeni mekânı açılmış, yer bulabilir misin?”

Eğlence Sektörünün “Yaramaz Çocuğu”: İzzet Çapa İstanbul’un Gece Nabzını Yeniden Yazıyor
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Konseyi | Doğru Tarafsız Gazetecilik ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin
KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.