1980 ve 1990’lı yıllarda İstanbul cemiyet hayatının en gözde buluşma noktalarından biri olarak öne çıkan Park Şamdan, yıllar sonra icradan satışa çıkarıldı. 1981 yılında Ahmet ve Celal Çapa tarafından Nişantaşı’nda açılan ve kısa sürede sosyeteye hitap eden restoran, dönemin en seçkin isimlerinin uğrak yeri haline gelmişti. 1990’lı yılların sonunda Çapa kardeşlerin hisselerini devretmesinin ardından mekan, Ersoy Çetin’in yönetimine geçmişti. Ancak zamanla işler beklendiği gibi gitmedi ve yaklaşık 8 yıl önce Park Şamdan’ın kapıları tamamen kapandı.
Haberhürriyeti’nden Özlem Ermiş Beyhan’ın aktardığı bilgilere göre, Park Şamdan markası için icra yoluyla satış kararı alınırken, 2,5 milyon TL muhammen bedel belirlendi. Marka, restoran ve yiyecek alanında hizmet vermekteydi; ancak tescili yasal olarak sadece Türkiye’de bulunuyor, dış ülkelerde tescili bulunmuyor. İcra ilanında, markanın uzun süredir faaliyetsiz olduğu ve sahibi şirketin son beş yılda kar etmediği de belirtiliyor.
Park Şamdan, açıldığı dönemde İstanbul sosyetesinin vazgeçilmezleri arasında yer almıştı. Özellikle 1980 ve 90’lı yıllarda cemiyet hayatının merkezi olarak kabul edilen restoran, şehrin seçkin isimlerini ağırlamış ve Nişantaşı’nın sosyal yaşamına damgasını vurmuştu. Mekan, hem yeme-içme kültürüne hem de İstanbul’un sosyetik yaşam tarzına önemli katkılarda bulunmuş bir marka olarak hafızalarda yerini koruyor.
İcra ilanına göre, Park Şamdan markası için iki ihale yapılacak: ilki Kasım sonunda, diğeri Aralık başında gerçekleştirilecek. İhale sürecinde alıcı adaylarının markanın tarihi değeri, potansiyel ticari getirisi ve markayı yeniden canlandırma olasılıklarını değerlendirmeleri bekleniyor.
Sosyetenin efsanevi mekanlarından biri olan Park Şamdan’ın icradan satışa çıkarılması, İstanbul’un yeme-içme ve sosyal yaşam dünyasında bir dönemin kapanışını simgeliyor. Aynı zamanda bu satış, yeni yatırımcılar için hem nostaljik hem de ticari açıdan değerli bir fırsat niteliği taşıyor. Alıcıların markayı yeniden hayata geçirerek eski ihtişamını kazandırması veya modern bir konsepte dönüştürmesi, İstanbul’un gastronomi ve eğlence sektöründe yeniden gündeme gelmesine neden olabilir.
Park Şamdan, sadece bir restoran markası olmanın ötesinde, İstanbul sosyetesi ve cemiyet hayatı için bir dönemin simgesi olarak değerlendiriliyor. Marka, geçmişte yaşattığı deneyim ve prestij ile yeni sahibine farklı fırsatlar sunma potansiyeline sahip. İcradan satışın ardından, alıcıların markanın hem kültürel mirasını hem de ticari değerini bir arada değerlendirmesi bekleniyor.


















