Fenerbahçe için çok konuşulacak Mesut Özil iddiası!

Hürriyet Futbol Konseyi’nde Mehmet Arslan, Güntekin Onay ve Uğur Meleke, futbol gündemindeki konuları masaya yatırdı.
“Falcao ve Muhammed’i birlikte oynatma formülü mutlaka Fatih Terim’in de aklının bir köşesinde yer etmiştir. Şu an için başka bir çare de yok gibi görünüyor. Çünkü G.Saray, Sivas karşısındaki gibi oynadığı pek çok maçta puan kaybedecek.”

1- BEIN Sports, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Süper Lig maçlarını kadın teknik direktörlere ve hakemlere yorumlattı. Kadın yorumcuların daimi görev yapması fikrini nasıl bulursunuz?

2- Mustafa Muhammed’in yokluğunda iyi bir Falcao izledik. İlerleyen haftalarda Galatasaray’ın santrfor tercihi nasıl olmalı? Çift santrfor denenebilir mi?

3- G.Saray, hafta içinde A.Gücü’nden sonra hafta sonunda Sivas’a takıldı. Terim, pozisyon vermeden iki gol yediklerini ve şanssız olduklarını söyledi. Terim haklı mı?

4- En iyi futbol oynayan takım olduğu hemen herkesçe kabul edilen Beşiktaş, 11 günde 2 kez Başakşehir’le ve F.Bahçe ile karşılaşacak. Bu maçlardaki şansı nedir?

5- Konya’da oyuna hızlı başlayıp erken gollerle maçı koparan F. Bahçe’yi nasıl buldunuz? Ortada sahada Gustavo, Sosa, Mert, Ozan, İrfan ve Pelkas’tan hangileri oynamalı?

6- Trabzonspor, harika bir seri yakaladıktan sonra Fenerbahçe ve Alanyaspor yenilgileri geldi. Bu mağlubiyetleri nasıl okumalı? Trabzon’un şampiyonluk şansı bitti mi?

FUTBOLU KURTARIRSA KADINLAR KURTARIR

1- Artık değişim zamanı gelmedi mi? Kulüpler Birliği haklı olarak mükemmel hakem yönetimi talep ediyor. Ama mükemmel bir kulüp yönetim anlayışı var mı? Hep eskiyi, hep ezberi dile getiriyoruz. Yıllarca gündüz maçlarının oynanmasını, ailelerin kadın-çocuk maça gelmelerini istedim. Çünkü kadın olmazsa, çocuk olmazsa futbolu azgın bir erkek azınlığın eline bırakıyoruz. Ama hayır. Kimse iktidarını bırakmak istemiyor. Bırakın futbolu. Dünya kadınla güzel. Ve biz kadını futboldan uzaklaştırmak için elimizden geleni yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Futbolu kurtarsa kurtarsa kadınlar kurtarır Türkiye’de. Erkeklerin ne hale getirdiğini gördük!

GALATASARAY’IN BAŞKA ÇARESİ YOK

2- Geçtiğimiz haftalara kadar mükemmel oynayan Beşiktaş’a ve Konya maçının ilk yarısında şahane oynayan Fenerbahçe’ye bakıyorum. Ve Galatasaray’da alternatif çözüm arayışının gündeme gelmesi gerektiğini düşünüyorum. Falcao’yu Sivas maçında izlerken benzer bir düşünce aklımdan geçti. Sanıyorum bu formül Fatih Terim’in de aklının bir köşesinde yer etmiştir. En azından içeride oynadığı maçlarda Falcao-Muhammed ikilisi fark yaratacak bir çözüm getirebilir. Başka çare de yok gibi görünüyor. Çünkü Galatasaray böyle oynadığı pek çok maçta puan kaybedecek.

KARAMAN’I UNUTMAYALIM

3- Şu gerçeği kabul edelim; Galatasaray’da Fatih terim, Beşiktaş’ta Sergen Yalçın olmasa şu an da iki takımın şampiyonluk şansları yok denecek kadar az olurdu. Galatasaray’ın yaşadığı bu maç için bir şanssızlık olabilir ama sezonun geneline baktığınızda kağıt üzerinde kaliteli gibi görünen kadronun aslında bu kaliteyi sahaya yansıtamayan isimlerden oluştuğunu görürsünüz. Temel problem bu. Ankaragücü maçı demişken de Hikmet Karaman’a bir parantez açalım. Hak ettiği değeri ne zaman bulacak merak ediyorum. Büyük takım çalıştırmayı hak etmedi mi?

Futbol Camiasında Şok Gelişme: 19 Hakem ve Gözlemci Tahkim Kurulu’nu Mahkemeye Verdi

SERGEN’i ALKIŞLIYORUM

4- Evet, en iyi futbolu Beşiktaş oynadı. Bu bir gerçek. Hem de 13-15 oyuncu ile… Sergen Yalçın’ı bunun için kutluyorum zaten. Dar kadro, kısmen yaşlı kadro. Ve bu kadroya büyük cesaretle 19-20 yaşındaki oyuncuları monte ediyor. Bu teknik adamlık alkışlanmaz mı? Ve üstelik iyi oynayarak lider durumdalar. Elbette yıpranacaklar. Ligdeki Başakşehir ve Fenerbahçe maçlarını 6 puanla kapatmaları onları hedefe taşır.

SABIRLI OLURSA KAZANIR

5- F.Bahçe’de sadece Mesut değil, her oyuncu fark yaratacak kapasiteye sahip. Hatırlayın sezon başını, fırtına gibi bir Ozan vardı. Şimdi Pelkas harikalar yaratıyor. F.Bahçe potansiyeli en yüksek takım. Ve potansiyellerinin sadece küçük bir bölümünü sergilediler Konya’da. Biraz sabır onları bu sezon ve özellikle gelecek sene zirvenin sahibi yapar.

ŞANSLARI KALMADI

6- Eğer Alanya maçını kazansalardı G.Saray ve F.Bahçe’nin sadece 4 puan gerisinde olacaklardı. Dolayısıyla bu maçı kaybederek şampiyonluk şanslarını da yitirdiler. Ama lige başlayan Trabzon ile şu an ki Trabzon arasında dağlar kadar (olumlu anlamda) fark var. Sürekli gelişen bir takım yarattı Avcı. Onların en büyük iddiası gelecek sezon olacaktır.

CİNSİYETE DEĞİL, İŞE BAKARIM

1- Benim bu konuda görüşüm çok net. Kadın hakları dediğiniz insan hakları. Kadına şiddet dediğiniz insana şiddet. Savaşmamız gereken bu… Ben 8 Mart gecesi Bein Sports’ta üç kadın yorumcu değil, üç yorumcu gördüm. Yorumcunun kadını-erkeği yok, iyisi kötüsü var. Eğer o kadınların içinde de iyi yorumcular varsa doğal olarak ekranda sürekli kalmalı elbette. Kısacası Ahmet iyiyse Ahmet… Ayşe iyiyse Ayşe… Cinsiyete değil, işe bakıyorum ben. Ben bu gerçeği kanlı canlı yaşamış da bir insanım. Iki yıl önce yine 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Kadın Milli Takımı’na karşı futbol oynamış ve boyumun ölçüsünü almıştım! Dolayısıyla o futbolcuların bir gün yorumcu olmaları da çok doğal geliyor bana.

MUHAMMED’LE İYİBİR İKİLİ OLURLAR

2- Falcao’nun yetersiz performansının sebebi kötü insan ya da kötü profesyonel olması değil. Sağlık sorunları… Monaco’dan 3 sezonda 120 maç oynayıp 70 gol atarak geldi Falcao. Sağlıklı bir Falcao’dan her takım faydalanmak ister. Mustafa Muhammed’le de pekalâ iyi bir ikili olurlar.

ŞANS DEğiL KADRO SEÇiMi

3- Hafta sonu-hafta içi-hafta sonu oynanan üç maça bütüncül olarak bakmak lazım bence. Galatasaray bu 3 maçta 4 puan toplayabildi, 5 kaybetti. Terim bu 3 maçın ikisini hemen hemen aynı kadroyla oynadı, sonuncuda 6 değişiklik yaptı kadroda. Oysa Ankaragücü maçı gösterdi ki, o gün Galatasaray sahaya 2-3 değişiklikle, gözleri parlayan farklı oyuncular bularak çıkmak zorundaydı. Oradaki statik, nabzı düşük oyun mağlubiyet getirdi. Sivas karşısında da 6 değişiklik yapılmasını tetikledi bu nabzı düşük oyun. Yani total kaybı ben şanssızlığa değil, kadro seçimlerine bağlarım öncelikle.

BEŞiKTAŞ RAHATTI

4- Beşiktaş’ın Gaziantep’i rahat geçmesi, aslında Antep’in ne kadar iyi bir takım olduğunu gölgeledi bence. 5+4 halinde 9 kişiyle çok doğru duran, iki sezondur çok iyi kapanan ve az boşluk veren bir takımı rahat sayılabilecek biçimde geçti Beşiktaş. Aykut Kocaman’ın Başakşehir’i de zaten ligin topu en az isteyen, en fazla adamla kapanan takımlarından biri. Beşiktaş, Antep’e karşı ne oynadıysa, Başakşehir’e karşı da onu oynayacak muhtemelen. Fenerbahçe derbisi elbette başka bir hikaye. O maça 11 gün var ve günlük koşulları görmek lazım bence.

4-2-3-1’DEKİ ISRAR NİYE?

5- Ben F.Bahçe’nin hâlâ neden ısrarla 4-2-3-1 oynadığını anlayamıyorum zaten. Samuel dışında elinde 11’e gözü kapalı koyabildiği klasik bir kanat hücumcusu yok Bulut’un. Diğer kanadı sürekli devşirme adamlardan seçiyor. Oysa elinizde bu kadar iyi merkez orta saha oyuncusu varsa, onlardan maksimum faydalanmakta fayda var. Sezonun en başından beri soruyorum: Karo orta sahalı 4-4-2 denenemez mi? Zaten santrfor istihdamınız da fazla. Ve hiçbiri tek başına tatmin edici performans vermiyor. Çift santrforlu düzen belki verim de artırabilir.

AVCI’NIN KARİYERİ BÖYLE

6- Avcı’nın tüm kariyer hikâyesi de böyle değil miydi aslında? Başakşehir’le de çok saygıdeğer bir savunma takımı yaratmış, bir sezonda sadece 49 gol atarak lig ikinciliği kazanmıştı. Ama şampiyonluk değil. Zira ligde şampiyon olabilmeniz için direkt rakiplerinize karşı daha dominant futbol oynamalısınız. Abdullah Avcı döneminde Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Alanyaspor’a karşı yanılmıyorsam 3 puan toplayabildi Trabzon.